Humanitas Yunan ve Latin Klasikleri

Kıssalar

Avianus

En Eski Kıssalar Sözleri ve Alıntıları

En Eski Kıssalar sözleri ve alıntılarını, en eski Kıssalar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Giderken bir yengeç geri geri takip edip kavisli ayak izlerini çarpmış kabuklu sırtını kayalıklara. Oğlunun kolayca adım atıp ilerlemesini isteyen anası uyarmış onu şu sözlerle: "Sen çapraza hoş görünmesin bu eğri izler oğlum, ayakların çarpık olsa bile heveslenme geri geri gitmeye. Haydi, takip edip doğru ayak izlerini düzgün adımlar at ileriye." Oğlu buna "olur" demiş "önümden gidersen ve düzgün yürümeyi gösterirsen, elbette seni takip ederim". Çünkü aptalcadır haylice pek çarpık bir yaşam sürdüğün halde başkasının kusurlarına işaret etmen sen sözde eleştirmen."
Sayfa 23
Kişi kendisini bilmeli ve kendi özellikleriyle yetinmeli başkasının davranışlarını taklit etmemeli. Eğreti şeylerle hava atmaya başlayanın gerçek yüzü ortaya çıkar koca ağzını açtığında.
Sayfa 27 - Aslan postu giymiş Eşek
Reklam
Kolay değildir doğuştan kötü huyluların dayağı ve cezayı hakettiklerini düşünmeleri. Bir köpek varmış tüylerini kabartıp havlamadan suratın kasıp hiç hırlamadan ürkekçe kuyruğunu kıstırıp sakin görünürken acımasız dişleriyle yaralar açıyormuş birden. Yanıltmasın diye insanları uysalmış gibi görünmesi, efendisi uygun görmüş bu hırçın köpeğin bir çıngırak taşımasını boğazında. Şıngırdayan bronz çıngırağı bağlamış köpeğin boynuna uyarı işareti vermesi için sallandığında. Ne var ki inanmış köpek bu çıngırağın boynuna ödül olarak takıldığına ve küçümsemiş türünü kendini bir şey sanıp da. O zaman türün en yaşlısı kendilerini küçümseyen küstaha yaklaşmış uyarmak için şöyle bir ifadeyle: "Bahtsız, nasıl bir çılgınlığa kapıldın şu çıngırağın hizmetlerine karşılık ödül diye takıldığını mı sandın? Uysallık madalyası değildir şu bronzla gösterilen kötü olduğunun kanıtıdır o ses, taktığında ondan gelen."
Sayfa 31 - Havlamak istemeyen Köpek
Hoşnut kılar aklı başında birini kendi özellikleriyle yaşayıp gitmesi başkasınınkine de göz dikmemesi işte öykümüzün salık verdiği öfkelenip de Fortuna ivedi bir dönüşle demirlemesin ve aynı çark daha önce verdiklerini eksiltmesin. Söylenir koca cüsseli bir devenin gökyüzüne gittiği ve yakınıp durarak yüce lupiter'i rahatsız ettiği. Söylemiş çok çirkin göründüğünü ve bütün hayvanların kendisine güldüğünü nam salmış öküzler çifte boynuzlarıyla giderken sadece deve güçlü kılınmamış hiçbir yönden bütün vahşi hayvanlara da yem olmaktaymış göz önündeyken. Gülmüş lupiter geri çevirip devenin beklentilerini azletmiş üstelik koca kulağının da görevini. "Yaşa" demiş "nasibinle yetinmediğin için değerinden daha aşağıda kıkkanç, sonsuza kadar dövünüp dur elinden alnanlara."
Sayfa 33 - Deve ve Iupiter
Kel bir atlı varmış başına peruka takıp duran ve çıplak tepesine yapma saçlar koyan. Bir gün Campus'a gelmiş parlak silahlar içinde göz alıcı ve dizginlerinden çevirmeye başlamış tez atını. Kuzey rüzgârının esintisi üfürünce bunun ensesinden gülünç kafası ortaya çıkmış halkın gözü önünde. Çünkü parlamış çıplak kafası savrulduğunda peruka, saç eklenmeden önce rengi başka. O kurnaz binlercesi kendisine gülerken alaya şakayla karşılık vermiş ustaca: "Nesi tuhaf" demiş "perukanın kaçmasının yüzüstü bırakıp gitmişken beni asıl saçlarım?"
Sayfa 37 - Kel atlı
"sözlerinle beni kaygısız kılsan da, atamayacağım korkuyu ruhumdan çünkü su ya beni sana çarpacak ya da seni bana sonuçta patlayacak her iki bela daima benim başıma."
Sayfa 39 - İki testi
Reklam
71 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.