Allah'ın İsim ve Sıfatlarının Hakikati

Kitabu't Tevhid

İbn Mende Ebu Abdullah

Kitabu't Tevhid Hakkında

Kitabu't Tevhid konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
8
Okunma
1
Beğeni
507
Görüntülenme

Hakkında

Asrımız büyük bir çıkmazın içindedir. Asrımızın içinde bulunduğu çıkmazın sebebi ise sahih tevhidî inancın tahrif edilmesidir. Zira tevhid, iman etmiş bir ferdin tüm hareketlerine hükmeden, şahsın hayatına yön veren, söz ve fiillerinin doğru ya da yanlış olduğunu izhar ve ispat eden bir mihenktir. Bu nedenle tevhidin ne olduğu ve nasıl kabul edilmesi gerektiği ne kadar önemliyse kimden öğrenildiği de bir o kadar önemlidir. Bu sebeple selef, “İlim dindir ve dininizi kimden aldığınıza dikkat edin” diyerek bizlere bu işin ehemmiyetini en veciz bir şekilde anlatmıştır. Yine bu manada Nebi’nin (aleyhisselam) Abdullah b. Ömer’e (ra) şu tavsiyesi de önemlidir: “Ey İbn Ömer! Dinine sahip ol, dinine sahip çık! O senin etindir, kemiğindir. Onu kimden öğrendiğine dikkat et; istikamet üzere olan kimselerden al, eğri büğrü olanlardan alma. Bu yüzden herkesin akide kitabı yazması değil akide ile ilgili selef-i salihin tarafından yazılmış olan eserleri okuması, anlamaya çalışması ve bu dini onların referansı ile öğrenmesi gerekir. İşte sözün burasında, kendisine ulaşıncaya kadar 400 yıl boyunca ilme, -hasseten hadis ilmine- hizmet etmiş olan bir ailenin müntesibi ve Ebû Nu’aym el-İsfahânî ile Hâkim en-Neysâbûrî gibi alimlerin hocası olan İbni Mende rahimehullah gibi bir alimin eseri kıymet kazanmaktadır. Selefin eserlerinin kıymeti ise sadece onların kıymetli olması değil aynı zamanda insan aklını karıştıran kelami kavga ve tartışmalardan da uzak olmasıdır. İbni Mende’de rahimehullah göreceksiniz ki kendisi büyük bir ilme ve birikime sahip olmasına rağmen bu kitapta konuşmaktan ve kelami tartışmalar ile aklı bulandırmak yerine okuyucu ile Kitap ve Sünnet arasında köprü kurmayı tercih etmiştir.
Çevirmen:
Gökhan Kalanç
Gökhan Kalanç
Tahmini Okuma Süresi: 17 sa. 17 dk.Sayfa Sayısı: 610Basım Tarihi: 11 Eylül 2020Yayınevi: Songül Kalanç
ISBN: 9786059612890Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Ciltli
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 16.7
Erkek% 83.3
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

İbn Mende Ebu Abdullah
İbn Mende Ebu AbdullahYazar · 1 kitap
310 (922) veya 311'de (923) İsfahan'da doğdu. Ailesinden yetişen diğer âlimler gibi o da dedesinin dedesi Mende'ye nisbetle İbn Mende diye tanınmış, annesinin Abdüyâlîloğulları'ndan olması sebebiyle Abdî nisbesiyle de anılmıştır. Mecûsî olan Mende'nin ilk fetihler sırasında İslâmiyet'i kabul ederek İbrâhim adını aldığı ve İsfahan'ın bazı vilâyetlerinde yöneticilik yaptığı bilinmektedir. İbn Mende, 318 (930) yılında İsfahan'da önce babasından ve babasının amcası Abdurrahman b. Yahyâ b. Mende ile İbn Ebû Hüreyre gibi âlimlerden hadis tahsiline başladı. 329'da (940-41) veya bir yıl sonra ilmî seyahate çıkarak Nîşâbur'a gitti (Zehebî, Aʿlâmü'n-nübelâʾ, XVII, 30). Bazı kaynaklarda bu tarihin 339 (950-51) olarak kaydedilmesi (EI2 [Fr.], III, 887) doğru değildir. Nîşâbur'da Ali b. İbrâhim el-Kattân, Ebü'l-Abbas el-Esam, İbnü'l-Ahrem gibi muhaddislerden faydalandı. Daha sonra kırk yıl boyunca yaptığı seyahatlerde Buhara'da (veya Semerkant) Heysem b. Küleyb eş-Şâşî, Mekke'de Ebû Saîd İbnü'l-A'râbî, Medine'de Ca'fer b. Muhammed b. Mûsâ el-Alevî, Bağdat'ta Ebû Ali İsmâil b. Muhammed es-Saffâr ve İbnü'l-Bahterî diye bilinen Ebû Ca'fer Muhammed b. Amr, yıllarca kaldığı Mısır'da Hasan b. Yûsuf b. Müleyh et-Tarâifî, Ahmed b. Bühzâd b. Mihrân, Hamza el-Kinânî, Serahs'ta Abdullah b. Muhammed b. Hanbel, Dımaşk'ta İbrâhim b. Muhammed b. Sâlih el-Kantarî, Trablusşam'da Hayseme b. Süleyman, Humus'ta Hasan b. Mansûr, Tinnîs'te Osman b. Muhammed es-Semerkandî gibi âlimlerden hadis tahsilini sürdürdü. Ayrıca Kudüs, Gazze ve Merv'de çeşitli âlimlerden faydalandı. Oğlu Abdurrahman'ın söylediğine göre Ebû Saîd İbnü'l-A'râbî, Hayseme b. Süleyman, Esam ve Heysem b. Küleyb'den 1000'er cüz hadis yazdı (Safedî, II, 190). 334'te (945-46) Ali b. İshak el-Mâderâî'den (el-Mâzerâî) hadis öğrenmek için Basra'ya hareket ettiği, fakat yolda Mâderâî'nin öldüğünü duyunca geri döndüğü ve Basra'daki kaybının büyüklüğünü her zaman dile getirdiği kaydedilmektedir (Zehebî, Aʿlâmü'n-nübelâʾ, XV, 335; XVII, 33). İslâm dünyasının doğusunu ve batısını dolaştığını söyleyen İbn Mende gittiği yerlerde kıraat ilmi de okudu. Yetmiş küsur yaşında tahsilini tamamlayıp memleketine döndü. Güçlü hâfızası sebebiyle dönemin en çok hadis bilen âlimi diye tanındı. Babasının ve birçok âlim yetiştiren ailesinin şöhretinden dolayı İbn Ebû Hâtim, İbn Ukde ve Fazl b. Hasîb gibi âlimler ona icâzet verdi. İbn Mende'nin her biri hadis hâfızı olan hocaları arasında Ebü'l-Velîd el-Ümevî, Ebû İshak b. Hamza el-İsfahânî, en sağlam hocam dediği Assâl, Ebû Ali en-Nîsâbûrî, İbn Hibbân ve Taberânî gibi âlimler de vardır. Kendisinden oğulları Ebü'l-Kāsım Abdurrahman, Ebû Amr Abdülvehhâb ve Ebü'l-Hasan Ubeydullah ile hocası Ebü'ş-Şeyh'ten başka Hâkim en-Nîsâbûrî, Temmâm er-Râzî, İbn Mencûye, Ebû Nuaym el-İsfahânî, kıraat âlimi ve muhaddis Bâtırkānî gibi şahsiyetler faydalanmıştır. İbn Mende 30 Zilkade 395'te (7 Eylül 1005) İsfahan'da vefat etti. İbn Kesîr onun aynı yıl safer ayında öldüğünü söylemektedir.