Kitle ve İktidar

Elias Canetti

Kitle ve İktidar Quotes

You can find Kitle ve İktidar quotes, Kitle ve İktidar book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Ağıda neden bu kadar çok insan katılır?
Ağıdın çekiciliği nereden gelir? Ağıt insanlara ne verir? Katılan herkese aynı şey olur: avcı sürüsü ya da mütecaviz sürü, suçunun kefaretini, ağıt sürüsü haline gelerek öder. İnsanlar bugüne kadar bir şeyin peşinden koşarak yaşadılar ve kendi tarzlarında yine böyle yaşamayı sürdürmekteler. Yabancı etin peşindedirler, o eti kesip parçalar, daha zayıf canlıların çektiği eziyetten beslenirler; kurbanın donuk bakışları kendi gözlerine yansır, haz duydukları o son çığlık silinmez bir şekilde ruhlarına nakşolur. Belki de çoğu bunu önceden tahmin edemezler, ama kendi bedenlerini beslerken aynı anda içlerindeki karanlığı da beslerler. Ancak günahları ve korkuları durmaksızın buyur, dört gözle kurtulmayı beklerler. Böylece onların yerine ölen birine bağlanıp onun yasını tutmakla kendilerini çile çekmiş hissederler. Ne yapmış, ne denli öfkelenmiş olurlarsa olsunlar, o anda çekilen çile onları o anda yan yana getirmiştir. Ağıt, çok ileri giden sonuçları olan ani bir taraf değiştirmedir; insanları birikmiş olan öldürme günahından ve ölüm sırasının onlara da geleceği korkusundan kurtarır. Başkalarına yaptıkları her şeyi, şimdi bir başkası üstüne almaktadır; ona inançla ve hiçbir şey esirgemeksizin bağlanarak, intikamdan kurtulmayı umarlar.
Sayfa 145 - Ayrıntı Yayınları Birinci Basım 1998
İnsanları yönetmek isteyen herhangi biri, bu insanlar onun önünde hayvanlar kadar iktidardan yoksun kalana kadar onları önce aşağılamaya, haklarını ve direnme kapasitelerini onları kandırarak ellerinden almaya çalışır. Onları hayvan gibi kullanır ve onlara söylemese bile, onların kendisi için hayvanlar kadar az değer taşıdığını kendi içinde her zaman açıkça bilir; yakınları ile konuşurken, onlardan koyun ya da sığır diye bahseder. Nihai amacı onları kendi içine almak ve özlerini emmektir. Onlardan arta kalan onu ilgilendirmez. Onlara ne kadar kötü davranırsa, onları o kadar küçümser. Artık işe yaramaz hale geldiklerinde tıpkı kendi dışkısından kurtulur gibi, yalnızca evinin havasını kirletmemelerine dikkat ederek onlardan kurtulur.
Sayfa 227
Reklam
İnsanlar her zaman açtı ve av peşindeydi...
Sayfa 31 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Dünya dinlerinde kitlelerin evcilleştirilmesi
İstedikleri şey itaatkâr bir sürüdür. İnananları koyun olarak değerlendirmek ve boyun eğdikleri için onları övmek adettendir.
Sayfa 25 - Ayrıntı Yayınları Birinci Basım 1998
Elde kırılan bir dal parçası sopanın kökenini oluşturur. Düşmanlar sopayla uzaklaştırılabilir, belki de insana benzemekten daha öte olmayan ilkel yaratığa yer açılabilirdi. Ağaçtan bakaldığında, sopa ele en yakın silahtı. İnsan ona güvendi ve onu hiç terk etmedi. Çomaktı, sivriltti mızrak oldu, büktü ve uçlarını bağladı, yay oldu; maharetle kesince de ok. Ama bütün bu dönüşümler boyunca, kökeninde olduğu şey olarak kaldı, yani mesafe oluşturan, insanların korktuğu dokunulma ve kavranmadan uzak tutan bir araç olarak. Aynı şekilde insanın dimdik duruşu hala ihtişam ölçütü olarak korunur ve böylece bütün dönüşümleri boyunca sopa hiçbir zaman büyülü niteliğini tamamen kaybetmemiştir; asa olarak ve büyücünün değneği olarak iktidarın iki önemli biçiminin özelliklerini taşımaya devam etmiştir.
Sayfa 211 - Ayrıntı Yayınları Birinci Basım 1998
Ateş
Bütün yok etme araçlarının en etkileyicisi ateştir. Çok uzaktan görülebilir ve daha da çok insanı kendine çeker. Geri dönüşsüz bir biçimde yok eder; ateşten sonra hiçbir şey eskisi gibi olamaz. Bir şeyi ateşe veren kitle kendisini karşı konulamaz hisseder; ateş yayıldığı sürece herkes kitleye katılacaktır ve ona düşman olan her şey yok edilecektir. İleride de anlatılacağı üzere, kitle sembollerinin en güçlüsü ateştir. Yıkım sona erdikten sonra, ateş de kitle gibi sönecektir.
Reklam
Salgın Hastalıklar
İnsanoğlunun başına gelmiş olan talihsizlikler arasında salgınlar canlı bir anı bırakmıştır. Salgınların başlangıcı bir doğa felaketi kadar anidir ama örneğin deprem genellikle birkaç kısa sarsıntıdan sonra sona ererken, bir salgın hastalık aylarca ya da bütün bir yıl sürebilir. Deprem yapacağı en büyük kötülüğü bir darbede yapar, bütün kurbanları aynı anda yok olur. Öte yandan, vebanın biriktirici bir etkisi vardır. Başlangıçta yalnızca birkaç kişi hastalığa tutulur, sonra vakaların sayısı artar.Ölüler her yerde görülür; kısa sürede yaşayanlardan çok göze çarpar. Bir salgının nihai sonucu depreminkiyle aynı olabilir ama salgında insanlar ölümün yaklaştığını görürler; ölüm tam gözlerinin önünde yer alır.
Sayfa 295
Hayatta kalma mücadelesinde her insan diğer bütün insanların düşmanıdır ve asıl galibiyet olan hayatta kalmayla karşılaştırıldığında, çekilen bütün ıstırap önemsizdir.
Sayfa 225 - Ayrıntı Yayınları Birinci Basım 1998
 Kendilerini öldürmeye adayanların iktidarı vardır.
Sayfa 237
Barbarlar!
İnsanın elinde tuttuğu bütün hayvanların üzerinde ölüm cezası tehdidi vardır. Bu cezanın çoğunlukla uzun bir süre ertelendiği doğrudur, ama asla cezadan vazgeçilmez. Böylelikle insan, kendisi cezasını çekmeden, her zaman bilincinde olduğu ölüm cezasını hayvanlarına çektirir. Hayvanlarına tanıdığı ömür kendisininki kadar sınırlıdır, ancak söz konusu olan hayvanlar olunca, onların ömrünün ne zaman biteceğine insan karar verir. Elinde çok hayvan olunca onların ölümü daha da kolay gelir ona ve kesilecek olanlar sürünün tamamen dışından seçilebilir. Sonra insanın iki amacı, yani sürüsünün çoğalması ve ihtiyacı olan tek bir hayvanın öldürülmesi, kolayca birleştirilebilir. Burada, bir sürü çobanı olarak her türlü avcılardan daha çok güce sahiptir. Hayvanlarının hepsi bir yerdedir ve ondan kaçmazlar. Yaşam süreleri onun elindedir. Onları bulduğu yerde ve zamanda öldürmek zorunda değildir. Avcının zor'u, sürü çobanının iktidarı olmuştur.
Sayfa 197 - Ayrıntı Yayınları Birinci Basım 1998
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.