Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Avrupa'da Yemeğin Tarihi

Kıtlık ve Bolluk

Massimo Montanari
9/10
7 Kişi
25
Okunma
4
Beğeni
1.095
Görüntülenme
Bu kitap, Avrupa’da yemeğin tarihini ve bunun iki bin yılı aşkın bir süre içerisinde, Avrupa kültürlerinin evriminde oynadığı rolü ele alıyor. Yemek hayatta kalabilmek ve kültür için bir önkoşul, ulusal ve emperyal ihtirasların itici gücü, üretim ve tüketim biçimi; bölgelerin, sınıfların ve bireylerin kimlik ve statülerinin bir ifade biçimiydi ve hâlâ da öyle. Zor zamanlarda, yaşamın amacı yemeğin aracı haline gelmişti. Savaş ve dağılma dönemlerinde yağma yaygın hale geldiğinde, yamyamlığa bile rastlanıyordu. Bolluk zamanlarında ise, yemeğin lezzeti ve hazırlanışı onun varlığı kadar önemli hale geliyordu. Massimo Montanari’nin de gösterdiği gibi, yemeğin tarihi garip zıtlıklarla dolu. Yakın zamana kadar halk, etleri ve tahılları tuzlayarak ya da kurutarak saklarken, soylular, daha Roma zamanından beri, yiyecekleri mevsim dışında, örneğin çileği kışın, şeftaliyi ilkbaharda yemeye itibar ederlerdi. Şimdi ise yiyeceklerin çoğu yıl boyu bulunabildiğinden, her şeyi zamanında yemek bir ayrıcalık haline geldi. Vejetaryenlik ete ulaşabilirliğin bir göstergesi oldu. Eskiden diyet ne yediğiniz anlamına gelirken, şimdi ne yemediğiniz anlamına geliyor. Avrupa’nın yemekle ilişkisi nadiren düz bir ilişki olmuştur. Bu geniş kapsamlı tarih araştırmasında yazar Avrupa’nın sınıfları, bölgeleri ve ulusları, Eskiçağın alışkanlıklarıyla günümüzün sorunları arasında ustaca gidip geliyor. Tüketim, üretim ve lezzetin içiçe geçmiş evrimini inceleyerek, bunların hem geçmişte Avrupa’nın çeşitli kültürleri ve halkları arasında neyi ortaya koyduklarını hem de bugün ne anlama geldiklerini gösteriyor.
Yazar:
Massimo Montanari
Massimo Montanari
Çevirmen:
Mesut Önen
Mesut Önen
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 21 dk.Sayfa Sayısı: 224Basım Tarihi: Ağustos 2018Yayınevi: Nika Yayın
ISBN: 9786059386340Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
224 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Yemeğin modası olur mu? Bu kitabı okuduğunuzda olduğuna kanaat getirebilirsiniz. Yediklerimiz popüler kültürün midemize yansıması. Buğdayın çavdar ile boy ölçüştüğü, kahvenin gelişi ile şarabın pabucunun dama atılması, mevsimsizlik kavramı ve daha fazlası bu kitabın içinde gizli. Avrupada zaman içersinde tekrarlanan kıtlıkların gıda tüketiminin çeşitlenmesi üzerindeki azımsanamayacak etkisi ve sınıf farkının yemek sofraların nasıl olması gerektiğini belirlemesi. Bu kitapla bazı beslenme şekilleri yargılayabilir, yeni beslenme şekillerinin aslında oluşabilecek bir kıtlığı engellemek adına yapılan bilinçli yönlendirme içerdiğini düşünebilirsiniz.
Kıtlık ve Bolluk
Kıtlık ve BollukMassimo Montanari · Nika Yayın · 201825 okunma
Reklam
224 syf.
8/10 puan verdi
·
15 günde okudu
Bir hocamızın tavsiyesi üzerine okuduğum bir kitaptı. Ağır ve üstüne kafa yorulması gereken bir kitap. O ağırlığından dolayı uzun bir zamanda okudum. Kitap için fazlasıyla makale, kitapların derlenmesi iyice araştırılması sonucunda ortaya gerçekten çok güzel bir eser çıkmış. Ilerleyen her sayfada bölümde yeni ürünler, yeni besinlerin nasıl ortaya çıktıklarını, nasıl karşıladıklarını gözler önüne seriyor. Sınıfsal farklılıkları gözler önüne seren sebepleri ve bana göre günümüzde bazı olan şeylerin temelini nasil atıldığı gösteriyor. Bence gastronomi ve mutfak sanatları okuyan bir öğrencinin okuması gereken kitaplardan biri.
Kıtlık ve Bolluk
Kıtlık ve BollukMassimo Montanari · Nika Yayın · 201825 okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
* Avrupa mutfak kültürü ve onun bileşenleri üzerine enfes bir kitap. Mutfak ve yemek kültürü basite indirgenemeyecek derecede önem arz etmektedir. Çünkü yemek sadece yemek değildir. Yemek kültürü içerisinde bir toplumun her türlü toplumsal türevini barındıran birleşimidir. Bu bakımdan mutfak insan kültürünün ilk işaretidir. ** Toplumun içindeki
Kıtlık ve Bolluk
Kıtlık ve BollukMassimo Montanari · Nika Yayın · 201825 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.