Eski eşe yazılan bir mektup bu kısa roman. Bir iç döküş, bir itirafname...
Çok keskin,çok köşeli, çok ters köşe bir konusu var. (Fazla bahsedip kitabın tadını kaçırmak istemiyorum .) Zuhal'in kendini keşfetme hikayesi de diyebiliriz.
Mekan bir Ege Kasabası. Karaburun ya da Foça 'yı anımsattı bana.Aşktan kaçıp sığınılan bir liman gibi.
Mehmet Eroğlu okumayı seviyorum.Sanirim bu okudugum beşinci kitabı. Sırası geldikçe diğerlerini de okurum. Netflix'deki ,romanlarından uyarlanan iki filmini de izleyip beğenmiştim. Üçüncüsü de çekilmiş ama daha yayınlanmadı. Bekliyoruz...
Başkaları adına utanç duymak bazen kendi adımıza utanmaktan çok daha acı verici...
Yalanını yüzüne vuramayacağının yalanını susarak dinlemek, bu hepsinden daha utandırıcı....