Lanetli Ömrün Kırlangıçları

Kız Ali

Nihat Behram

Kız Ali Quotes

You can find Kız Ali quotes, Kız Ali book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Mahzen hücrelerinin duvarları, kat kat kurumuş, kanla kararmıştı. Köylerden öbek öbek toplanıp getirilen genç, yaşlı, kadın, erkek Kürtlerin, kentteki ilk durak yerleriydi karakolların mahzenleri. Polis karakolunda, suçunu kabullenmeyen köylülere, karılarının ve kızlarının jandarmaya teslim edileceği, kışlaya gönderileceği söyleniyordu. Karakollarda ölen insanlar, ya götürülüp köylerinin yollarına atılıyor, "Kürt teröristler öldürdü!" diye rapor tutuluyor; ya da intihar ettikleri söyleniyordu. İnsanlar, ölülerine de sahip çıkmaya korkuyorlardı. Terörist suçlamasıyla yakalanmış ve işkenceli sorgusunda ölmüş birisine sahip çıkanlar, aileleriyle birlikte topluca karakollara getiriliyordu.Sahipsiz ölüler, kurumuş dere yatağındaki çöplüğe atılıyordu.
Everest YayınlarıKitabı okudu
“Hasan yedi yaşına dek, avludan mahallenin sokaklarına çok ender çıkmıştı. Gövdesi kusurlu, canı özürlü sayılıyordu. Özürü, kusuru, sürekli alay edilmesinin, dövülmesinin ve her işte çalıştırılmasının nedeniydi..”
Reklam
"Çocuklarda en önemli saplantı suçluluk saplantısıdır.Suçluluk saplantısı içindeki bir çocuğun ruhsal durumunu doğru saptayıp, aşmasına yardımcı olamazsanız, onunla anlaşabilmeniz de olanaklı değildir.Ne o size açılır, ne de siz onu anlayabilir ve ona yardım edebilirsiniz.Özellikle bu gibi çocuklar için, suçluluk saplantısı daha da önem kazanır.Çünkü toplum, aileleri ve hatta eğitimciler bile,onları suçlu görmektedir."
Sayfa 132 - Everest Yayınları
Kendi yazgısına tıpkı yazıldıktan sonra yaşanmış bir öykü gibi karalandı. Hem Gerçek’ti, hem Düş. Varlığı diş diş olmuş canını dişlemekteydi. Ömrü göz göz olmuş yaş dolmuştu. Yaşıyor olmasıydı belki de solmasının nedeni…
Sayfa 69
Ali...
“İnsanların arasında köpek olarak yaşadığı bir dünyadan, köpeklerin arasında insan olarak yaşamayı düşlediği bir dünyaya doğru uçuyordu..”
“O yılı, güz aylarına dek, duman içinde, çırpınarak yönsüz uçan kuşlar gibi geçirdim..”
Reklam
“Dilsizdi karanlıktaki kentin insanları. Düşünmeden konuşmak da yasaktı karanlıktaki kent’te, düşünerek konuşmak da..”
-sahi neydi?
neydi merak, bilgi neydi? nasıl tanımlanıyordu şefkat? arzu neydi, sevinç neydi, acı neydi? zengini olduğunu sandığı şeylerin yoksulu kalmıştı birden.
Everest yayınları
Zengini sandığı şeyin yoksunu , güçlüsü sandığı şeyin halsizi, haklısı sandığı şeyin haksızıydı.
Zenginin mal derdi olan korku , yoksulun can derdiydi .
200 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.