Kontra
Antonis SamarakisSözler ve Alıntılar
Yüzündeki tıraş köpüklerini umursamadan balkona çıktı. Evinin altındaki yoldan bir arı kümesi gibi geçmekte olan çocuklara seslenmeye başladı:
- Çocuklar, size bir haberim var! Bugün II Aralık 1987. Dünyamız, gece gördüğüm kabuslarla dolu rüyamdaki gibi bir toz bulutuna dönüşmemiş. Çocuklar, dünyamız sürekli var olacak, yaşayacak. Ve inanıyorum ki, barış için ama her şeyden önemlisi sizin tarafınızdan yapılacak mücadelelerle olası bir savaştan; bir nükleer felaketten uzak duracağız. Siz var oldukça, çocuklar, umut da var olacak. Dünyamız nükleer bir savaş tehdidiyle havaya uçmayacak. Siz nefes aldıkça, çocuklar, yeryüzünü sonsuza dek saracak barışa olan inanç da tükenmeyecek. Size söylüyorum bunları, çocuklar. Size söylemek istediğim bir şey daha var, çocuklar:
GÜNAYDIN!
Sayfa 93 - Kibele Yayınları, Çev. Onur Öner, Birinci Baskı 2006; (“Ve Uçurumun Dibi Göründü” adlı öyküden)Kitabı okudu
Artık geride kalan sadece ülkemin bedeni. İşte böyle, ortada hiç bir belirti yok. Sanki ülkemin üzerinden yazılarını almışlar, sanki onun içinden ruhunu almışlar.
Sayfa 85 - Kibele Yayınları, Çev. Onur Öner, Birinci Baskı 2006; (“31 Kasım” adlı öyküden)Kitabı okudu
“(…) günümüzün paranoyak dünyasında, "duyarlılık adına" intihar etmeyi bırak, istifa mekanizmasını dahi çalıştıran başkanlar, bakanlar ya da bir çeşit "önderler"-"resmi kişiler" artık kalmadı. Ülkemizde, bu işler artık bu şekilde yürümüyor; bunlar mazide kaldı.”
Sayfa 8 - Kibele Yayınları, Çev. Onur Öner, Birinci Baskı 2006; (Kes Sesini Be! adlı öyküden)Kitabı okudu
Bir spor gazetesi alıyorum, iki tane de siyasi. Bir göz atmaya başlıyorum ki, kaos! Ekonomik problemler, toplumsal problemler, pahalılık, nüfusun kontrolsüz artışı, elektrik ve suya yapılan son zamlar; vergiye durur mu, (…) otobüs ve tren terminallerinde işçi isyanları, alışılagelmiş terörist eylemler, işsizlik özellikle gençlerin arasında hızla tırmanıyor, ekonomide skandal üzerine skandal, ihalelerdeki komisyon dolapları, öğretim görevlileri greve başladı, Kıbrıs -siyah - bir hareketlilik içinde, genel anlamda bir düzensizlik ve yorgunluk; içten pazarlıklı bir yağmur sıcağı, aslında hepsi bir kelimeyle özetlenebilir: Nefret…
Sayfa 14 - Kibele Yayınları, Çev. Onur Öner, Birinci Baskı 2006; (Kes Sesini Be! adlı öyküden)Kitabı okudu
Bizi yakıp yıkan problemler saymakla bitecek gibi değil. Aslında, bizim gibi sıradan; rutin bir yaşamı olanlar her şeyin farkında. Adeta derimizin üzerinde yanan sıcaklığı hissediyoruz. İşin daha da kabus dolu kısmıysa; çocuklarımız, yani yeni gelen kuşağımız, yarın denen öğütücünün güvensizlik ve belirsizliğe ait dişlileri arasında sıkışıp kalmışlar.
Sayfa 77 - Kibele Yayınları, Çev. Onur Öner, Birinci Baskı 2006; (“31 Kasım” adlı öyküden)Kitabı okudu
Ah benim sevgili ülkem, ne de güzelsin! Bunu bağırarak söyler söylemez, “ne de güzeldin" diye düzeltiyorum.
Sayfa 85 - Kibele Yayınları, Çev. Onur Öner, Birinci Baskı 2006; (“31 Kasım” adlı öyküden)Kitabı okudu
“(…) Ülkem için içim sızlıyor. Bunu nasıl anlatsam ki? insanın memleketi ve üzerinde yaşayanları için derin acılar hissetmesi ne üniversite diplomasına bağlıdır, ne de hatta ve hatta okuma-yazma bilmesine...”
Sayfa 75 - Kibele Yayınları, Çev. Onur Öner, Birinci Baskı 2006; (“31 Kasım” adlı öyküden)Kitabı okudu