Daha önce bu konuda defalarca görüş bildirmişimdir. Bir kez daha özellikle belirtmek isterim ki, yazmak içinde ki cerahati boşaltmak değildir. Yazmak; en iyisini söylemek gayretidir, kişi heybesinde ne varsa ondan mes'uldür elbette.
Franz Kafka Dönüşüm en iğrenerek okuduğum kitapların başında gelir, çünkü o kötü duyguları vermek için, bu kadar adi bir lisan kullanmış olması beni hem üzmüş, hem insanların bu kadar beğenerek, bu kadar karamsar ve iğrenç bir karalamayı taparcasına begenmeleri insan ruhunu anlama noktasında hayal kırıklığı yaşamama sebep olmuştur.
Gelelim Mikail Bulgakov Köpek Kalbi isimli eseri ise, öyle etraflıca toplumsal eleştiri yapmış ki. İnsanı insan yapan özellikleri, insani hayvanlaştıran ozellikleri, toplumsal yapının zaaflarını gözler önüne sererken saygıyla özenle yazmış, nakış gibi işlemiş.
İşini iyi yapan insanlara saygı duyuyorum.