Benimse onun gözlerine ihtiyacım vardı. Bir bakışı; felsefenin bütün sorularını, ontolojinin bütün muammalarını çözmeme yeterdi. Bir bakışı, benim için sır düğümü olan her şeyin kapısını açardı.
Her birimiz ansızın, sebepsiz düşüncelere dalıp kuşatıldığımız hayallerle zamanı ve mekânı unutmaz mıyız bazen? Hatta ne düşündüğümüzü bile bilmeyiz. Daha sonra kendi dış dünyamıza yeniden aşina olmaya çalışırız. İşte bu ölümün sesidir.