Geçmişte de beni üzenler oldu. Ama onlar beni acıtmamışlar bile. Oysa o zamanlar üzdüklerini sanıyordum. Bende bir çizik bile bırakmamışlar meğer, şimdi anlıyorum. Sadece egom incinmiş. Aşkın yanında ego ne ki?
Vurulmuştum işte. Ötesi berisi yok. Ama vurulduğum sadece fiziği değildi. Gözüm gözünü bilmiş, ruhum ruhunu tanımıştı. Özünü özüm biliyordu. Bu öyle bir yakınlıktı ki belki sadece bir anne doğurduğuna bu kadar yakın olabilirdi.
Özlem nasıl da anlatılamaz bir duygu. Sonsuz bir susuzluktayım ve asla kırılması mümkün olmayan bir camın ardından gürül gürül akan mavi bir şelaleye bakar gibiyim.