Kozmik Müzik
Yalçın ÇetinkayaSözler ve Alıntılar
Bir ahenk sanatı olarak musiki, kainatın ve bütün varlığın muhteşem renginin insan elinde ve insani yaratıcılık içinde vücut bulmasıdır.
Sayfa 19Kitabı okudu
Aleme yükseliş insanın kendisine ait bilgiye vakıf olmasıyla gerçekleşebilir
Müzik, gök ve toprak arasında bir âhengtir. Merasimler ise gök ve toprak arasında bir sıradır. Bu âheng, bütün varlıkların cinsini değiştirir. Bu sıra ise bütün varlıklar arasındaki farkları meydana getirir. “Müzik, gökten meydana gelir.” Merasimler ise topraktan vücüd bulur. Bu meydana gelmede bir fazlalık olursa, her şeyde karışıklık çıkar. Bu vücüd bulmada bir çokluk varsa, her şeyde bozukluk olur. Eğer gök ve toprak arasında bir âheng varsa, merasimler ve müzik yükselebilir.”
Sayfa 69Kitabı okudu
Eğer insan, doğru bir ses kaynağından aldığı sesle kendi akordunu düzgün yapabilmişse ve kendi akordunu düzgün yapmış insanların sayısı da toplumda çoğalırsa, o toplum, tıpkı mükemmel icrâ eden bir topluluk veya orkestra gibi âhengli bir toplum olur. İnsanın kendi akordu- nu mükemmel veya mükemmele yakın yapmasını sağlayabileceği tek ve en doğru "kaynak" Kur'ân-ı Kerîm'dir. Kur'ân-1 Kerîm ile nasıl akord yapılması gerektiğini Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesellem) yaşayarak göstermiş ve îzah etmiştir
Osmanlı/İslâm müsikisinde nağmenin mutlaka başladığı seste (notada) bitmesi, İslâmiyet'in temel düstürunu ve varlığın genel hareketini, yani “Sünnetullah”ı ifâde etmektedir. Yani temel prensip; “İnnâ Lillâhi ve İnnâ İleyhi Râciün (Şüphesiz Allah'tan geldik ve dönüş O'nadır)” âyet-i kerimesi ile anlaşılan varlık ve hayat prensibi. Varlığın hareketi bu ilâhi prensibe uygun ve bu prensibi (Sünnetullah) ispatlıyor. Mûsiki de böyle ve varlığın bu temel prensibinden ayrı değil. Hiçbir müsiki nağmesi bir medeniyeti meydana getiren temel prensipten bağımsız olabilir mi?
Sayfa 122Kitabı okudu