Kral Soytarı Donu Giyer

214 syf.

· Kitabı okudu

8/10 puan verdi

·

Read in 4 days

Kral Soytarı Donu Giyer

Hakkında ilk söyleyeceğim şey insanı ilk başta iten sonra bir şekilde içine çeken dili olabilir. Kitap aşırı argo, sokak ağzıyla yazılmış bu yüzden sanırım sokak sertliğini ilk sayfalardan itibaren hissetmeye başlayacaksınız. Kitabı ne zaman nasıl aldığımı hatırlamıyorum ancak üslup nedeniyle ilk başta okumayı deneyip bir ara yarım bırakmıştım. Çünkü gerçekten alışkın olmadığım ve bana biraz fazla kaba gelen bir dile sahipti. Sonra ikinci bir şansı hakettiğini düşündüm ve bitirdim. Okuyacaklar için tavsiyem argo okumaya katlanamıyorsanız hiç başlamayın. Yazar, kitabı için karanlık taraftakilerin öyküsünü yazdığını söylemiş. Mazhar Furkan Torun’un yeraltı edebiyatını temsil ettiğini ve ilk kitabı olduğunu düşünürsek aslında kötü bir hikaye olmadığını söyleyebilirim. Kitapta serseri bir şekilde yaşayan, aklında yazmak ve eğlenmekten başka hiçbir şey olmayan Nejat’ın hayatından kesitleri sürekleyici bir şekilde okuyacaksınız. Okumayı düşünenler için keyifli okumalar diliyorum.

Kral Soytarı Donu GiyerMazhar Furkan Torun · Puslu Yayıncılık · 201710 okunma

Fencibiri

Bir hikaye, bir roman aklınızda kalıyorsa ya sizi anlatıyordur ya da olmak istediğiniz şeyi. Ancak okuduktan sonra nefret ettiyseniz eğer, korkularınızın temeli olan esas kimliğinizi görüyorsunuz demektir.

Sayfa 93Kitabı okudu

Reklam

Fencibiri

“Yaşına rağmen oldukça rahatsın. Sanki uzun yıllardır yaşayan birinin rahatlığı var.” “Kimileri yirmilerinin ortasına gelirken bir anda kırk olabiliyor.”

Sayfa 66Kitabı okudu

Fencibiri

Hayat en iyi kumarbaz sanırım. Her seferinde sana iki seçenek veriyor ve biz hep yanlış olanı seçiyoruz.

Sayfa 41Kitabı okudu

Fencibiri

Kovalamak ve yakalamak bana göre değil. Sadece geçerken uğruyorum.

Sayfa 30Kitabı okudu

Fencibiri

Zenginlik ile doğan insanların lüks sıkıntılarını anlayacak kadar sabırlı değildim. Tükenmiş bir çantayı alamamanın dramına ulaşabilecek kadar ince görüşlü değildim. Bildiğim tek bir şey vardı, ağzında gümüş kaşıkla doğsan dahi bir yerde birileri, ağzında gümüş yerine altın kaşıkla doğanları peydahlıyordu. Tahta kaşıkla doğanlar da muhtemelen hayattan sıkılamadan, kaşığın talaşında boğuluyorlardı.

Sayfa 11Kitabı okudu