Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.31
Kriton Ya Da Görev Üstüne
Platon (Eflatun)Low Rated Kriton Ya Da Görev Üstüne Reviews
You can find Low Rated Kriton Ya Da Görev Üstüne quotes, low rated Kriton Ya Da Görev Üstüne book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Score
8.3Out of 10
Genel kültür için okunabilir. Cep kitap olduğu için küçük ve kısa. Kitap, Sokratesin idam kararı üzerine öğrencisi Kriton ile karşılıklı konuşmasından ve Sokratesin hayatı hakkında genel bilgi verilmesinden oluşan iki bölümü içeriyor. Bundan önce Sokratesin Savunması adlı kitap okunmalıdır. Zira konu havada kalabilir.
72 syf.
7/10 puan verdi
Ölümle yargılanıp, cezasını çeken ilk felsefecidir Sokrates. Öğrencisi Kriton sabaha karşı Sokratesi'in kaldığı zindana gider ve ona kaçması gerektiğini söyleyip, ikna etmeye çalışır.
Aralarında geçen diyalog, Sokrates'in demokrasiye ve doğruluğa olan bağlılığını resmeder, kaçması durumunda devlet ve yasaya karşı gelmiş olacağını, bunun yanlış olduğunu savunur ölüme rağmen, kaçmayı asla düşünmez Sokrates ve Kriton'u da bu düşüncesinden caydırmayı başarır.
Sokrates'in mizacını daha da iyi anlayacağımız bir eser.
Puanım 3/5 (%60/100)
Kısa olması ve okuduğum diğer felsefe kitaplarına göre daha az kafa karıştırıcı olduğu için hoşuma gitti. Daha önce sadece adını duyduğum bir kitaptı ve aylardır listemde durduğu için alıp okumaya karar verdim. Kitap Kriton'un Sokrates'i hapiste ziyareti üzerinden geçiyor. Kriton parasını ödeyip onu hapisten çıkarmak istiyor fakat Sokrates bunun doğru olmayacağını yaklaşık 25-30 sayfa anlatıyor. Kitapta Sokrates'in savunduğu ana düşüncelerden birisi toplumun değil o toplumdaki bilgin kişinin sözünü dinlemek olduğu. Fakat bir yerde Atina toplumu onun içeride kalmasını istediği için içeride kaldığını da söylüyor. Konu Sokrates olunca böyle şeylere çok şaşırmamak gerekiyor. Yine de güzel ve yeri geldiğinde insanı düşünceye iten bir kitap. "Ek" bölümü de güzeldi, özellikle Euripides'in ismini görmek.
64 syf.
6/10 puan verdi
Kriton'u (Κρίτων) lise 2'ye giderken Felsefe öğretmenimizin isteği üzerine okumuştum. 64 sayfalık bir kitap olsa da okurken sanki bir roman okuyormuşum hissine kapıldım, çözümlemeye çalıştığım bir çok cümle oldu. Kitap, Sokrates'in tanrılara inanmayışı ve gençlerin ahlakını bozması sebebiyle yargılanmasının ardından, hakkında çıkan idam kararının sonrasında, öğrencisi ve arkadaşı olan Kriton'la arasında geçen diyaloglardan oluşmaktadır. Kriton Sokrates'i hapisten kaçmaya ikna etmeye çalışmaktadır. Bununla beraber kitap 3 parçadan oluşur: Sokrates'in Savunması ve Euthyphron ile birlikte üçlü bir dizi oluşturur. Euthyphron mahkemeden öncesi, Savunma mahkeme süreci, Kriton ise mahkeme sonrasıdır. Yani bu eser Sokrates'in Savunması adlı diyaloğun devamı niteliğindedir.
Platon’un “Soktates’in Savunması”’nı okuyanların, bu kısa eserde öğreti olarak yeni ve farklı bir şey bulamayacaklarını ama yine de; dialoglar, belirli bir konu üzerinde döndüğü için, eserin kütüphanelerinde yer almasının bir mahsurunun da olmayacağını söyleyebiliriz.
Ele alınan konu ise, devlet ve yasalara karşı koşulsuz şekilde uyulması beklenen bazı vatandaşlık ödevlerinin, Sokrates’in baldıran zehri içmesi arefesindeki son birkaç günde bile hala muhafaza ettiği düşünceler üzerinden, özgün ve naif şekilde hatırlatılması.
Kitabı okuduktan sonra akıllara şu soru gelebilir; Sokrates 70 değil de 30 yaşında ve yine ahlak, erdem, mutlak iyinin yolunda hakikati bulma çabasında genç bir Atinalı olarak benzer şekilde hüküm giymiş olsaydı, arkadaşı ve yakın dostu Kriton’nun teklifine yine aynı şekilde yanıt verir miydi?
Keşke insanlık, yabanıl dönemlerinde yokluğunu hiç hissetmediği ama uygarlık dönemlerinde kendine kıldan gömlek haline getirmeyi başardığı ve zaman içinde daha da baskın hale gelecek bu sınırlara asla ihtiyaç duymayacak aklı ve iradeyi tarihi boyunca gösterebilseydi.
Kriton ve sokrates diyalogları
kriton hayli bir zengin insan bundan faydalanarak sokrates'i kaçırmak ister. Sokrates ise neden hapisten kaçmamasını gerektiğini alttaki argümanlar kritonu ikna etmeye çalışır.
1-adaletsizlik yapmak kötü ve utanç verici bir eylemdir
2-hiç kimse ne sebep olursa olsun adaletsizlik yapmamalıdır
3-kişi ve kurumlardan gelen adaletsizliğe karşı bile olursa olsun yinede adaletsizlik yapılmamalı
4-hapisten kaçmanın kanunları hiçe saymak anlamına geldiğine bir bakıma adaletsizlik yaptığını düşündüğü için hapisten kaçmayı yerine baldıran zehri içmeye tercih etmesidir
sokratesin savunması okunmadan önce mutlaka kriton okunmalı
"Kriton ya da Görev Üstüne", Platon’dan okuduğum ilk kitap oldu.
Yaklaşık 50 sayfalık Can Yayınları'nın Kısa Klasikler dizisindeki bu kitap topu topu 25 sayfa falan aslında kalanı ek ve giriş kısımları.
Anlatımı beklediğimden çok daha basit ve anlaşılırdı.
Lise felsefesinde sık sık karşımıza çıkan diyalog yöntemi işlenmiş. Bu sebeple liselilerin okumasının derslerine de katkısı olacağını düşünüyorum. Bir oturuşta da bitirilebilecek bir kitap.
Bunlar dışında ne yazık ki aman aman sevdim diyemeyeceğim çünkü bana fazlasıyla kısa geldi. Sanırım "Sokrates’in Savunması" tarzı daha uzun yazılarını okusam daha çok hoşuma gidebilir.
Devlet ve yurttaş görevleri-ilişkisi üzerine yazılmış. Felsefi içerikli kitaplar okumaktan korkan ama bir yerden de başlamak isteyenler için iyi bir seçenek olabilir. Tiyatro ve senaryo tarzını sevenler için diyalog olarak işlenmesi yönünden de iyi bir seçenek gibi duruyor. Beklentilerimin bir tık altında kalsa da yüzlerce yıl önce yazılmış oluşunu da değerlendirirsek gayet iyi yazılmış ve iyi de basılmış bir kitap…
Bu kısacık çerezlik felsefi kitap ile bir kez daha karşınızdayım.
.
Arkadaşlar kısaca çok kısaca anlatmak gerekirse Sokrates düşüncelerinden dolayı ölüm cezasına çarptırılıyor. Arkadaşı Kriton ise onu kaçması için ikna etmek istiyor. Aslına bakarsak Sokrates istese düşüncesinden vazgeçip cezasından da kurtulabilir ancak sonuna kadar fikrinin ardında kalmayı yeğliyor ve kaderinden kaçmayıp ona teslim oluyor.
.
Arkadaşının fikirlerini kitap boyunca çürütüyor ve en sonunda onu ikna ediyor bunun doğru olmadığına. Çünküsünü okuduğunuzda anlarsınız ben daha fazla yazıp zaten kosa olan kitabın tadını kaçırmak istemiyorum. Ancak düşüncelerinin kesinlikle ardında durmasını taktir ediyorum bu şekilde haksız olmayıp davasının ardından ölecek kadar önemli düşünceleri savunduğunu herkese göstermiş oluyor Sokrates.
.
En sevdiğim kısımlardan birisi şuydu ki Kriton, Sokrates'e çocuklarını ardında bırakıp gitme idama gel kaçalım çocuklarını sen yetiştirirsin hem biz de bakarız diyor ve aldığı cevap çok daha etkili oluyor. Nasıl yani zaten ben sürgün edilince çocuklarıma bakacak da idam edildiğimde bakmayacak mısınız? Dostum olan her halukarda bakacaktır...
.
İyi okumalar dilerim...
56 syf.
7/10 puan verdi
Sokrates’in savunması eserinin devamı niteliğinde bir kitap. Platon’un bu eserinde Sokrates ve arkadaşı Kriton ile aralarında geçen “diyalog”u okuyoruz. Sokrates’in ölüm cezası almasının üzerine Kriton onu şehirden kaçabileceğine veya para verip ölümden kurtulabileceğine ikna etmeye çalışır. Sokrates ise her zaman savunduğu düşünceleriyle aynı doğrultuda olacak şekilde, kitap boyunca Kriton’u da düşünmeye sevk ederek nihai kararını verir. Ayrıca bir yurttaşın görevlerinin neler olduğunu da Kriton’a anlatır.
Verilecek bir kararın enine boyuna düşünülmesi açısından çok güzel bir örnek teşkil ediyor.
Can kısa klasiklerinden okuduğum 8. kitap. Sokrates’in infazından önceki gün, öğrencilerinden Kriton’un onu kaçmaya ikna etmek için zindanına geldiğinde gerçekleşen konuşmaların epik bir dille aktarılmış hali. Sokrates’in cezasına boyun eğmek istemesi ve buna karşı çıkan dostlarını kınaması bir yana, çarpıcı bir süper ego- ego çatışmasına şahit olunuyor. Kitapta Sokrates’in devlet ağzından devleti yücelttiği şöyle enteresan bir söylem var;
“Ne yapıyorsun peki sen,” diye sürdürürler o zaman sözlerini, “seni bize bağlayan anlaşmayı bozmaktan, verdiğin sözleri ayaklar altına almaktan başka? Oysa biz seni zorlamadık, aldatmadık, çabucak bir karar ver de demedik. Bak, yetmiş yılın olmuş düşünmek için; bizden hoşlanmadıysan, anlaşmanın maddeleri sana yeterince adaletli görünmediyse, çekip gidebilirdin rahatça. Ama sen ne Lakedaimonia’yı yeğledin ne adım başı övdüğün Girit’i ne de başka herhangi bir Yunan ya da barbar kentini. Topallardan, körlerden, yatalaklardan daha az dışarı çıktın bu kentten, öylesine hoşnuttun; kim bir kenti sevebilir yasalarını sevmeden?”
Sokrates günümüzde yaşasaydı hangi partili olurdu merak ediyorum :) Aynı görüşlerde olamayacağı muhakkak.
Çevirisi iyi olan nadir bir kısa klasikti. Farklı bir açıdan devlet kavramını anlamlandırmak için okunabilir.