Tarihinde önce İspanya, sonra Kuzey Amerika sömürgenlerine ve onların yerli uşaklarına karşı verdiği savaşımlarda, bağrindan Jose Marti'leri, Sespedes'leri ve daha nice yurtsever kahramanları çikarmiş olan Küba halkının yiğitliklerle dolu devrimci bir geçmişi var. Grineviç bu kitabında, devrimin zaferine dek geçirdiği evreleri ele alarak Küba tarihinin son derece önemli bir dönemi üzerinde yoğunlaşıyor. Bu tarihsel dönem, devrimci güçlerin geliştiği, saflarını pekiştirdiği ve Fidel Castro liderliğindeki İsyan Ordusu'nun Küba halkinı devrimin zaferine götürdüğü dönemdir. Yazar, baştan sona belgelere dayandırarak Küba halkının ulusal kurtuluş savaşımı geleneğini, devrim öncesi Küba burjuva partilerinin iflası sürecini aydınlatmakta, ülkenin ekonomik durumunun bir çözümlemesini yapmakta ve demokratik, yurtsever güçlerin dayanışmaları sürecini ayrintılarıyla ortaya koymaktadır. Kitapta, Monkada kışlasina yapilan saldın ve bununla ilişkili olaylar, o akıl durdurucu"Granma çikarması, Sierra-Maestra dağlarinda başlayan isyan hareketinin gelişmesi ve ensonu Küba halkının Batista diktatörlüğüne karşı zaferle sonuçlanan sa- vaşımı olduğu gibi gözler önüne seriliyor Şimdi insan bu kitabı okurken, dünya ölçeğinde uğursuz bir sürecin işlediği günümüzde, devrim Kübası'nın, onu boğmak için tezgahlanmış, ekonomisi üzerinde onyıllardır sürdürülegelen amansız bir emperyalist kuşatmaya karşı nasıl direnebildiğini, kitanın orta yerinde işıldayıp duran bu deniz fenerinin nasil sönüp gitmediğini daha iyi anliyor.
Arka kapaktaki yazı.
