Sözler ve Alıntılar
Mevlana hz.nin dediği gibi...
O zamanlar, o yörelerde, her şey göründüğü gibi olurdu, olduğu gibi de görünürdü..
Evime ilk kez gelen herkes binici miyim diye sorar bana hep, oysa tek gerçek, asla binemediğim bir attan düşmüş olmanın acısını hâlâ çekiyor olmamdır. Dışarıdan bakıldığında hiç belli olmuyor ama, ruhum yetmiş yıldan bu yana topallamakta.
Elimden ne gelirdi ki? Hissetmediğim bir sevgiyi var gibi mi göstermeliydim?
Sayfa 54Kitabı okudu
Anneannem buna "ocak tanrıçası" derdi, ben de bu bilgiyle yetinmiştim, ta ki yıllar sonra, kitap okumanın öğretici erdemleri sayesinde, sanıyorum asıl cevabı bulana kadar.
Kabahat sürekli olarak içinde bulunduğumuz rekabetteydi,
"Anneanne, gidip şuralarda biraz dolaşacağım." O da diyor ki: "Git, git!" ama bana dikkatli olmamı tembihlemiyor, o zamanlar büyüklerin kendi baktıkları küçüklere daha fazla güvenleri vardı.
Garip bir tarzda bakıyor uzaklara, hatta o uzaklar karşısındaki duvar olsa da. Yüzü sanki keserle yontulmuş, durağan ama anlamlı bir ifade taşıyor, keskin bakışlı küçük gözleri ara sıra ışıldıyor, sanki düşünmekte olduğu şeyi kesin olarak anlamış gibi. Bu topraklardaki, bu dünyadaki onca kişiden biri o, belki de bir olanaksızlıklar dağı altında ezilmiş bir Einstein, bir filozof, okuması yazması olmayan bir büyük yazar. Hiçbir zaman olamayacağı bir şey. O