Türkçülüğün yanı sıra islamiyetin de politik bir sermaye zırhı haline getirilmesi demek olan Türk-İslam sentezi, sömürü ilişkilerini korumak ve toplumsal gericiliği diri tutmak için ne lazımsa onların eklektik birliğinden oluşur.
Nedeni aranan, ancak yanıtı o aşamada henüz verilemeyen pek çok soruya, basit, bilim dışı, ama insanın nedensellik ihtiyacını karşılayan yanıtlar sunan bir bilinç düzeyinin ürünüdür.