Samimî bir niyet, ihlas ve zihin açıklığı ile sürekli bir şekilde Kur'an ile haşır neşir olan Mesut Yılmaz, Kur'an'ın asırlardır farkına varılmamış bu özelliğini tespit etmiş ve ilahî mesajın anlaşılması ve anlatılması davasına çok büyük katkıda bulunacak bir çalışmaya imza atmıştır.
Kur'an'ın kendine ait bir matematiksel sistemi var. Bu sistem sayesinde, Kur'an'da belli cümle kalıpları kullanılarak ve kombinasyon mantığıyla ilmek ilmek işlenerek büyük bir şaheser oluşturulmuş. Oluşturulan bu büyük tablo, hem bütünsel olarak mükemmel, hem de onu oluşturan bütün unsurlar birbiriyle olağanüstü bir uyum içinde. Daha da önemlisi, bütünü oluşturan bu unsurlar sonsuz açılıma sahip olduğu için, Kur'an'ın kendisini sonsuza kadar yenileyebilmesine ve her an canlı kalmasına imkân veriyor.
ALLAH en güzel hadisi, tutarlı ve ikişerli bir kitap halinde indirdi. Rab'lerini sayanların derileri ondan dolayı ürperir. Sonra derileri ve
kalpleri ALLAH'ın mesajına karşı yumuşar. Bu, ALLAH'ın yol
göstermesidir; dilediğini ve/veya dileyeni ona ulaştırır. ALLAH'ın
saptırdığı bir kimseye rehber bulunmaz.
Zümer suresi'ndeki bu ilginç cümlenin ne demek istediğini anlama çabası olarak başlayan süreç, Kur'an-ı Kerim'in çok önemli bir özelliğinin gün ışığına çıkmasıyla sonuçlandı.
"Allah en güzel hadisi, tutarlı ve ikişerli bir kitap halinde indirdi."
Bu cümle, aslında Kur'an'ın sürekli ve gereksiz tekrar eden cümlelerden oluştuğunu söyleyerek eleştiren kesimlere bir cevap niteliği taşıyor. Elinizdeki kitap ile birlikte anlaşıldı ki; Kur'an'da tekrar eden cümleler ya da ayetler rastgele yerleştirilmemiş, aksine çok büyük ve ilâhi bir tasarımın göstergesi.
