Kur'ân Yoluyla İmanı Yapılandırma
Mecdi El-HilaliKur'ân Yoluyla İmanı Yapılandırma Gönderileri
Kur'ân Yoluyla İmanı Yapılandırma kitaplarını, Kur'ân Yoluyla İmanı Yapılandırma sözleri ve alıntılarını, Kur'ân Yoluyla İmanı Yapılandırma yazarlarını, Kur'ân Yoluyla İmanı Yapılandırma yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Umeyr b. Habîb şöyle demiştir:
“İman artar ve eksilir.” “Onu ne artırır, ne eksiltir?” diye sorulunca da şöyle cevap vermiştir: “Rabbimizi zikretmemiz ve O’ndan korkmamız, imanı artırır. Gaflete düştüğümüzde, Rabbimizi unuttuğumuzda ve hatırlamadığımızda, bu da imanı eksiltir.”
“Şüphesiz iman, kabul etmek ya da ümit etmek değildir. Ancak iman, kalpte yer eden ve amellerin doğruladığı şeydir. Her kim güzel konuşur fakat salih amel işlemezse, Allah onun sözünü kabul etmez. Her kim de güzel konuşur ve salih amel işlerse, onun amelini yükseltir. Allah subhanehu şöyle buyurur :
“O’na ancak güzel sözler yükselir (ulaşır). Onları da Allah’a amel-i salih ulaştırır.”(Fâtır,10)
| Hasan el-Basrî رحمه الله
Şüphesiz imanı artıran ibadet ve itaatler, kalpte harekete geçen, kalbi sarsan ve onunla uyum içinde olan ibadet ve itaatlerdir. Rabbimiz şöyle buyurur: “Müminler Allah anıldığı zaman yürekleri titreyen, kendilerine Allah’ın ayetleri okunduğunda imanlarını artıran ve yalnız Rablerine dayanıp güvenen kimselerdir.” (Enfâl,2)
Kur’an, müminleri kalpteki imanın kaybolmaması, kalbin katılaşmaması ve ehl-i kitab’ın kalpleri gibi olmaması için, zikir anında kalplerin korku içinde olmasına teşvik etmektedir. “İman edenlerin Allah’ı anma ve O’ndan inen Kur’an sebebiyle kalplerinin ürpermesi zamanı daha gelmedi mi? Onlar daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasınlar. Onların üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı. Onlardan bir çoğu yoldan çıkmış kimselerdir.” (Hadîd,16)
Herhangi bir yanlış, gaflet ya da günah gördüğünde, bundan kalpteki imanın zayıflığı; bir ibadet, sakınma ya da istikamet gördüğünde, bundan da kalpteki imanın gücü anlaşılır.
İman kalpte yer aldığı oranda, Allah’ın emrine göre bir istikamet tutar.
İman, ikrar ve tasdiktir; kalbin, aklın düşüncelerini onaylaması, kabul etmesi ve bu düşüncelerden etkilenmesidir. Bu ikrar ve tasdik olmadan, düşünceler zihinde mahkûm kalır.
Bütün ibadetler bir ışıktır. kalpteki imanı artırmak, kalbi aydınlatmak ve düzeltmek için Allah’ın izniyle bunların yerine getirilmesi mümkündür. bununla birlikte, imanı artırmak için çok önemli bir kaynak daha vardır ki o da Kur’an’dır. nasıl olmasın ki? Kur’an, canlı bir kaynaktır. o bütün Müslümanları yönelmeleri ve imandan büyük bir pay almaları için çağıran bir davetçidir : “Ey Rabbimiz! gerçek şu ki biz Rabbimize inanın diye imana çeviren bir davetçiyi (peygamberi ve Kur’an’ı) işittik, hemen itaat ettik.” (al-i imran, 193)
Şüphesiz doğru bir imanın, insanın selâmete ulaşmasında ve Allah’ın emrine uygun bir hayat yaşamasında büyük bir rolü vardır. Nasıl olmasın ki? İman, dalları kalbe giden bereketli bir ağaç gibidir. Çeşitli ve güzel meyveleri, doğruluk, vefa, güven, adanma ve günahtan sakınma şeklinde organlarda ortaya çıkar. Bunu Rasulullah’ın (sas) şu sözü destekler :
“Dikkat edin! Bedende bir et parçası vardır ki, o parça iyi olduğunda bütün beden iyi olur. O bozuk olduğunda, bütün beden bozulmuş olur. İyi bilin ki, bu et parçası kalptir.” (Buhari, iman)
Batınımız, O'nun katında zahir; sırrımız, açıklığımız gibidir. O'ndan hiçbir şeyi gizlememiz mümkün değildir: "Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki O, kalplerin içindekini bilmektedir. "Mülk, 13