Peygamberlerin mücadelesi dinsizlik veya ateizme karşı değil, sahte din olan şirke karşıdır. Hz. Muhammed'in baş düşmanı olan Mekke oligarşisi, Hz. Muhammed'le ateizm veya dinsizlik adına değil, atalarının dini olan şirk adına savaştı. Musa'nın, İsa'nın savaşları da dinsizliğe karşı değil, sahte dine karşıydı. İsa'yı dinsizler, ateistler değil, Yahudi hahamlar çarmıha gerdirdi. Tarihin her döneminde ve bugün, gerçek dindarların savaşları ateizm veya dinsizlige karşı değil sahte dine karşı olmalıdır.
Hiçbir peygamberin mesajında ateizme veya dinsizliğe karşı savaş çağrısı yoktur; çağrı zulme, azgınlığa, kodamanlara, tâğutlara, haksızlığa, talana, kısaca, şer ve şirk kodamanlarına karşı savaş çağrısıdır. Başta ibadetler olmak üzere diğer bütün dinsel unsurlar ve motifler, bu esas savaşı verecek olan güçleri donatmak, daha iyi savaşır hale getirmek içindir. Kur'an'ın dini, öncelikleri bakımından, 'ibadetler ve tespihler dini' değil, ‘zulme karşı mücadele dini'dir.
Hz. Muhammed de geleneksel Emevi dinciliğinin empoze ettiği gibi bir din adamı, bir ruhban değil, bir özgürlükler ve haklar savaşçısıdır. O halde, geleneğin anlattığı peygamber Kur'an'ın peygamberi olmadığı gibi geleneğin anlattığı Allah da Kur'an'ın Allah'ı değildir. İkbal'in deyişiyle"Kur'an'ın dini başkadır, mollanın dini başka" Sonuç olarak da Kur'an'ın Allah'ı başkadır mollanın Allah'ı başka.