3 uzun öyküden oluşam Kenzaburo Oe'nin kitabı.
3 öyküden ilk ikisini beğenmekle birlikte anlatılan konular beni hikayeye çekti. Irkçılık ve savaşın etkisi üzerine yazılan ilk öykü Kurbanı Beslemek beni hemen içine aldı, bunun en büyük sebebi ise olanları bir çocuğun gözünden okumamız.
İkinci öykü "Delilikten Kurtar Bizi" ise bağlarımız üzerine kurulu hikaye. Bir insana bir nesneye ne kadar bağlanırsak özgürlüğümüzden o kadar vazgeçiyoruz. Bu durumu bir baba-oğul ilişkisinden anlatması da oldukça başarılı.
3. Hikaye ise beni hiçbir şekilde çekmedi, sevemedim.
"Yaşam, insanların karanlıktan çıkarak bir mumun çevresinde kısa bir süre toplandıktan sonra her birinin teker teker yine kendi karanlığı içinde kaybolup yitmesi gibi bir şeydir."
"Görmek denilen şey, hayal gücünü kullanarak objeleri algılamaktan başka bir şey değildir ki. Eeyore, senin göz sinirlerin düzgün çalışsaydı bile, hayvanları hayal etme isteğin olmadıktan sonra onları yine göremezdin."
"Uzak bir ülkede, koyun sürülerini, biçilmiş taze çimenleri önüne katıp götüren bir sel gibiydi savaş, asla bizim köyümüze ulaşamayacağını sandığımız."