Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kürdistan Üzerine Yazılar

Martin Van Bruinessen

Kürdistan Üzerine Yazılar Sözleri ve Alıntıları

Kürdistan Üzerine Yazılar sözleri ve alıntılarını, Kürdistan Üzerine Yazılar kitap alıntılarını, Kürdistan Üzerine Yazılar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kurmanci konuşanlar arasında aşiret ilişkileri, Sorani konuşulan bölgelere nazaran çok daha belirgindir. Kürtler arasında geçen yüzyılda gelişen entelektüel söylem de çoklukla Sorani lehçelerinde gelişti. Bu, büyük ölçüde Irak'ın Kürtçe kitap, dergi ve gazetelerin yayımlanabildiği tek ülke olması gerçeğinden kaynaklanıyor. Türkiye'de bu mutlak şekilde yasaklanagelmiştir. Kurmanci, sürgündeki aydınların gerçekleştirdiği az sayıda yayım dışında, azgelişmiş kaldı.
Sayfa 263 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Son büyük emirlik Botan'ın yok edilmesi ve yöneticisi Bedirhan Bey'in yakalanması (1847), Babıali'ye yapılan İngiliz müdahalesinin sonucudur. Bedirhan Bey Nasturi mezhebinin kılıçtan geçirilmesinden sorumlu tutuluyordu ve İngilizler onun cezalandırılmasını istemişlerdi.
Sayfa 188 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
1979 Şubat ayında Pehlevi rejiminin çökmesini izleyen dönemde, Kürdistan'ın her yerinden çeşitli siyasal grupların temsilcileri toplanarak, geçici hükümete gönderilmek üzere sekiz maddelik taleplerini formüle ettiler. Bu maddelerden birisi, federal bir devlet çatısı altında tüm İran halkları için kendi kaderini tayin hakkına yönelikti.
Sayfa 273 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Kürdistan'da yabancı ve Hristiyanlara karşı artan düşmanlıklar, Müslüman kimlik bilincinin artmasıyla el ele gidiyordu. Çoğu Hristiyan kaçtığından, göçe zorlandığından veya öldürüldüğünden, Kürdistan, bugün bile hala devam eden etnik homojenliğe kavuşmaktadır. Kürdistan'da büyükçe hiçbir Hristiyan topluluğu kalmamıştır. Fakat bu etnik homojenleşme beraberinde 20.yy.daki ekonomik geri kalmışlığı da getirdi. Çünkü Hristiyan azınlığın ortadan kaybolmasıyla, mesleki bazı uzmanlaşmalar da yok olmuştur: Yoğun teknik olarak ileri tarım, ticaret kolu ve zanaat. Ayrıca bu etnik homojenleşmenin bir başka sonucu da vardı: Halkların etnik milliyetçi birliğine dayanan bölgesel bir devlet fikri.
Sayfa 235 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
"Aşir" ya da aşiret terimi çoğunlukla belli bir kabileyi değil, bir çeşit askeri kast oluşturan bu tür üyeleri tanımlamak için kullanılmaktadır. Çok sayıda 19. yüzyıl gezgini Kürdistan'da aşiret ve sipahi terimlerinin - sipahi geleneksel Osmanlı askeri sınıfı- birbirlerinin yerine kullanıldığını gözlemlemiştir.
Sayfa 195 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Yapmayın etmeyin :(
Kürtler genelde şeyhleri her türlü mucizeyi gerçekleştirebilecek, yaşayan kutsal kişiler olarak görüyorlardı. Genellikle Tanrı'yla aralarında doğrudan bağlantı olduğu düşünülürdü. İzleyicilerinin fanatikliği eşine az rastlanır bir şekilde çok uç noktalara varıyordu. Barzanlı Şeyh Abdüssellam müridleri tarafından mehdi ilan edildi, hatta torunu Ahmet, 1920'lerde Tanrı'nın bir görüntüsü olarak görüldü.
Sayfa 139 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Çoğu kentlileşmiş Kürt siyasetçi ve aydınının aşiretçilik ve aşiret siyasetinden nefret etmesine karşın, Kürt hareketi bugüne değin aşiret ilişkilerinden sıyrılamamıştır.
Sayfa 159 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Kürtler ve Türkler Osmanlı imparatorluğu'nun elinde kalan son topraklar üzerinde İslam bayrağı altında birleşerek bağımsızlık savaşına girişmişlerdi. Askeri başarıları Lozan antlaşması ile uluslararası alanda tanındı ve aynı yıl 1923 cumhuriyet ilan edildi. Mustafa Kemal kısa bir süre sonra aldığı katı önlemlerle Kürtlerin ve Müslümanların birbirlerine yabancılaşmasına neden oldu. Hızlı bir laikleşme yoluna giderek geleneksel İslami kurumları ortadan kaldırdı. Cumhuriyet yandaşlarını tek bir ulus olarak birleştirebilmek için Kürtleri asimile edip kimliklerin ortadan kaldırarak türkleştirmek istedi. Çoğunluğu Dindar Müslümanlar olan Kürtler Bu dışlanmışlığın kırgınlığını yaşıyorlardı elbette.
Mahabad Cumhuriyeti'nin yıkılmasına, İran ordusunun açtığı sefer kadar, aşiretçilik de neden olmuştur. Milliyetçi liderler, aşiret desteğinin çok oynak bir zemin sağladığının tabii ki farkındaydılar, ama onsuz da yapamıyorlardı.
Sayfa 217 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Kürdîstan'da Nakşibendiliğin yükselişi:
Siyasî ve idarî reformlar, yabancı misyonerlerin Hıristiyan azınlıklar arasında sürdürdüğü faaliyetler ve modern emperyalizmin ticari ve askeri yükselişi bölgede hayli rahatsızlık ve güvensizlik yaratmıştı. Çatışmaları yatıştırmanın geleneksel mekanizmaları, idarî reformlar neticesinde yıkılmıştı. Bunun sonucu ise kan davalarının, anlaşmazlıkların ve genel bir kanunsuzluğun kati surette artmasıydı. Çatışmalarla dolu böylesi bir toplumda, tarikat şeyhleri bütünleştirici bir işlev yüklenmek için gerekli otorite ve güvenilirliğe sahip tek lider tipi olarak kalmıştı. Arabulucu ve barışı sağlayıcı bir rol oynayarak siyasî güvenliğin yanısıra ruhanî (ya da en azından psikolojik) bir rahatlama vaat edebiliyorlardı. Pek çoğu, bu süreç içinde, kudretli birer siyasal lidere dönüştü. Dönemin sosyal ve siyasal koşulları altında Kürt toplumu şeyhlere ihtiyaç duymaktaydı. Mevlana Halid ve halifeleri de çok sayıda 'şeyh' kutsayarak halkı memnun ettiler.
Sayfa 51 - Iletişim YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
1880'de bir Kürt Nakşibendi şeyhi olan Nehir'li Ubeydullah bugün Türkiye'nin en güneydoğu ucunu oluşturan bölgede ayaklandı. Mektuplarından anlaşıldığı gibi, gerçek amacı Osmanlı ve İran imparatorlukları arasında bağımsız bir Kürt devleti kurmaktı. Sonuçta şeyh, İran ordusuna yenildi, sınırı geçtiğinde de Osmanlı birlikleri tarafından yakalandı. Bu, milliyetçi karakter taşıyan ilk Kürt isyanıydı.
Sayfa 77 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Yezidilerde Tavus Melek
Yezidi dininde merkez öge, Allah tarafından yaratılmış ve dünya işleriyle yükümlü altı (veya yedi) melek inanışıdır. Bunlardan birincisi Tavus Melek'tir. O, Allah'ın Adem'in önünde diz çökmesi için verdiği emri reddeden ve bu yüzden, Müslümanlar ve Hristiyanlarca kötülüğün cisimleşmesi olarak nitelendirilen melektir. Bu nedenle Yezidiler şeytana tapmakla suçlanır. Buna karşılık, Yezidilere göre Tavus Melek ne kötülüğün tanrısı ne de Tanrı'nın karşıtıdır. Tavus Melek, Yezidilerin dinlerinin kurucusu olarak hürmet ettikleri Şeyh Adi ibn Musafir'de vücut kazanmıştır.
Sayfa 21 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Maalesef
Türkiye'nin Batısından Doğu illerine doğru seyahat etmek, tamamen farklı bir ülkeye gitmeye benziyor - daha ilkel, daha yoksul ve daha katı toplumsal çelişkilere sahip bir ülkeye.
Sayfa 296 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Okumayı yasaklayan şeyh
Yezidilerin bireysel gelişmelerini oldukça engellemiş, fakat geleneklerinin uzun süre bozulmadan kalmasını sağlamış bir faktör, okur yazarlığın yasaklanmasıdır. Şeyh Adi'nin müridlerine okuma yazma öğrenmelerini yasaklamasından doğan bir gelenek vardır. Bir kuşak öncesine değin, Yezidi topluluğunun elit kısmı bile tamamen kara cahildi.
Sayfa 22 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Müsamahasız şeyhülislâm Ebyssu'ud (1545-1574) yalnızca Kızılbaşları ve başka Şii aşırılıkları lanetleyen fetvalar vermekle kalmayıp, İbn al Arabi'nin öğretilerini sapkın ilan ediyor, vecd içeren mistisizmin tüm biçimlerini de lanetliyordu. Onun zamanında müzik tamamen yasaklandı.
Sayfa 58 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
64 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.