Kürt Tarihi ve Siyasetinden Portreler

Yalçın Çakmak

Kürt Tarihi ve Siyasetinden Portreler Quotes

You can find Kürt Tarihi ve Siyasetinden Portreler quotes, Kürt Tarihi ve Siyasetinden Portreler book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Gerçek demokrasi mi biçimsel demokrasi mi?
“Demokrasi mücadelesinin bugünkü evresinde demokrasinin olmaz ise olmaz koşulu temel insan haklarına saygı, eşit haklı vatandaşlık ilkesi ve farklı ulusal toplulukların kimlik, dil, din ve kültür haklarının tanınmasıdır. Bu hakların tümünün ya da bir bölümünün tanınmadığı bir ülkede, genel seçimlere dayalı bir sistem uygulansa bile demokrasiden söz edilemez. İyimser bir değerlendirmeyle bu tür yönetimleri gerçek demokrasiden ayırmak için bunlara biçimsel demokrasi denilmektedir.” Tarık Ziya Ekinci
Sayfa 399 - İletişimKitabı okudu
M. M. Barzanî;
Parti yoktur, yalnızca Kürt halkı vardır. Kazanacak olan da Kürt halkı olacaktır.
Sayfa 91 - Iletişim yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Cegerxwîn
Cegerxwîn'in bereketli şiirsel mirası günümüzde hala canlılığını koruyor.
Sayfa 242 - Iletişim yayınlarıKitabı okudu
Abdurahman Qasimlo diyor ki
Tarihin tekerrür etmesi ve Kürdistan'ı paylaşan ülkelerin Kürd milli hareketinin ezilmesi konusunda anlaşması mümkündür. Böyle bir durumda, Kürdlerin önünde tek bir çözüm kalacaktır; kendilerini mümkün olan her yolla savunmak için birleşmeleri. Şu noktanın bariz bir şekilde anlaşılması gerekir: bu sefer teslimiyet olmayacaktır.
Sayfa 290 - Iletişim yayınlarıKitabı okudu
Şeyh Said isyanı:
1925'te önderliğini yaptığı kısa ömürlü isyan seküler ve dindar Kürt liderlerin yan yana savaşıp mücadele verdiği ilk isyandır.
Sayfa 170 - Iletişim yayınları Şeyh Said dosyasıKitabı okudu
Tarık Ziya Ekinci
(…) tek kültürlü homojen ulus devlet modelinde demokrasi yetersiz, devlet baskıcı ve toplum çatışmacıdır.”
Sayfa 399 - İletişimKitabı okudu
Reklam
Kûrdî bir Nakşibendizm anlayışı ise 19.yüzyılın başlarında Mevlana Halid olarak bilinen, Caf aşireti'nden Ziyauddin Halid aracılığıyla geliştirilmişti.
Sayfa 159 - Iletişim yayınları - şêx SeîdKitabı okudu
Dirêj Mehmed
Min ji welatekî dûr nivîsî ji we re her tişt Îro ez di nava gelê xwe de bextewar im
Sayfa 414Kitabı okudu
Kemal Burkay
”İsyan boyun eğişe Ağır aksak düşünceye Duvarların suskunluğuna Zindanın yüzüne ve karanlığa Demir ökçeye Ve kelepçeye isyan”
Sayfa 285Kitabı okudu
İdris-i Bidlîsi'den Şah İsmail'e mektup;
1503 - 1504 yıllarında 2.Beyazid'in himayesi altında Farsça Osmanlı Hanedan tarihini kaleme almaya başlayan Bitlid'i bu eserinde kullandığı çok geniş meşhuriyet araçları ve Osmanlı padişahlarının Müslüman dünyanın liderliği vasfı'na sahip aynı zamanda İslam dünyasının yegane temsilcileri olarak takdim etmek için çok çaba sarf etti. Aynı Bitlis'i 1511 yılında Osmanlı patronajından çıkıp Mekke'ye geldiğinde burada Şah İsmail'in himayesine girmek için birtakım görüşmelere başladı. Bu, Osmanlı hanedanı için oluşturmaya çalıştığı imajla büyük çelişki gösteriyordu Mekke'de iken Şah İsmail'e yazdığı parça mektubunda onun himayesine girmeyen hazır olduğunu belirtiyordu uzun mektubunu dikkatli okuyan birisi Bitlisi'yi mutaassıp bir Şii olarak olarak tasavvur edebilir. Şah İsmail'e örgülerle başlayan methiyelerle dolu bir bu mektubunda Bitlis'i, Şah İsmail'i Hazreti Ali gibi civanmert, onun sıfatlarına sahip, Zülfikar kılıcı ile ehlibeytin hakkını Mervan'dan alan sınırsız cömertliği sahip bir kişi olarak nitelerken; adına hutbe okutturup para bastırmasından bahsederken de “İslam'ın minberi Şah'ın adına okunan hutbe ile süslendi” ifadeleri ile adeta onu İslam'ın koruyucusu ve yegane temsilcisi olarak gösterip, hükümdarlığının meşru bir zeminde dayandığı mesajını verecektir.
Sayfa 33 - Iletişim yayınlarıKitabı okudu
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.