Kürtler

Hasan Cemal

Sayfa Sayısına Göre Kürtler Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Kürtler sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Kürtler kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanlara hayatı sevdirmek için bu kadar acı çekmek şart mı? Yaşamanın tadı acı çekmeden de çıkarılamaz mı? Yaşamak için ille de acı çekmenin lazım gelmediğini elbette öğrenecek insanoğlu. Dini, mezhebi, milliyeti, etnik kökeni farklı diye insanların birbirlerini öldürmeyecekleri günler gelecek. Düşman üreten "öteki" kavramından, "biz ve onlar" ayrımından kurtulacağız günün birinde.
Savaş manzaralarını seyrede seyrede yol alırken düşünüyorum. Beyrut'un bir bölümü bu içler acısı haliyle aynen muhafaza edilsin. Açık hava müzesi yapılsın. Savaşların, iç savaşların ne kadar korkunç, insanların birbirlerini yok etmelerinin ne denli anlamsız olduğunu sergileyecek bir müze. Sonra da özellikle çocuklara, dünyanın her yanından getirilen çocuklara bu müze gezdirilsin ki, barışın ve yaşamın güzelliğini, değerini daha iyi anlasın bu çocuklar.
Reklam
ne güzel bir hayal... ama hayal!
Yaşamak için ille de acı çekmenin lazım gelmediğini elbette öğrenecek insanoğlu. Dini, mezhebi, milliyeti, etnik kökeni farklı diye insanların birbirlerini öldürmeyecekleri günler gelecek. Birbirlerini boğazlayarak, birbirlerini tüketerek bir yere varılamayacağı gerçeği günün birinde herkesin kafasına dank edecek. Düşman üreten "öteki" kavramından, "biz ve onlar" ayrımından kurtulacağız günün birinde. Düşmanlık kültürü yok olacak! Tahammül ederek, düşüncelere, inançlara saygı göstererek barış içinde yaşamanın en güzel şey olduğu anlaşılacak herkes tarafından. Çekilen acılar ders olacak, bütün insanlık olgunlaşacak, uygarlık çizgisine çekilecek.
Xapo
Apo’yu altı yıl sonra, 1999 yılı mayıs ayı sonunda, camlı bir bölmenin içinde izliyorum. Ne ilginç çelişki! Bir Bekaa Vadisi’ndeki, bir de İmralı Adası’nda televizyon kameralarının önündeki hali Apo’nun... Zahlah’taki evde ayakları yerden kesik Apo’yla, adaletin önünde, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hizmetinde çalışmak istiyorum” diyen Apo’nun havası... Biri kafa tutan, üst perdeden konuşarak karşısındakini etkilemeye çalışan bir Apo... Öbürü yenilmiş, devlete teslim olmuş bir Apo... Bir yanda devleti tehdit eden, devleti pazarlığa davet edebilen Apo... Öte yanda “Keşke bugünkü bilinç düzeyine 1973’te gelseydim, bu acılar yaşanmazdı. Ne yapayım, geç oldu” diye günah çıkartan Apo... Nereden nereye?
Sadece Tanımak
Demirel, Çekiç Güç’ü savunurken şu noktalara dikkat çekiyor: “Irak idaresi yarın gene Kürtlerin üzerine gelirse, ne yapacaksınız? Iraklı Kürtler yine sınırlarımıza yığılırsa ne yapacaksınız? Mesele budur. PKK bir olay. Kürtçe konuşan Türk vatandaşları ayrı bir olay. Kuzey Irak’taki Kürtler de başka bir olay. Ama üçü bir yerde birleşiyor. Halepçe’ye ilgi göstermedik (İran-Irak Savaşı sırasında, 17 mart 1988’de Kuzey Irak’taki Halepçe kentinde zehirli gaz kullanarak 5 bin Kürt’ü katleden, insanlığa karşı suç işleyen Saddam Hüseyin kuvvetlerinin Halepçe Katliamı, HC), Türkiye nasıl ki Bulgaristan Türklerine yapılan zulüm üzerine ayağa kalkmışsa, Kuzey Irak’ta meydana gelecek vahşete de seyirci kalamaz. Kalırsa kendi iç dengesi bozulur.” Günlüğümdeki notlar şöyle devam ediyor: Başbakan Demirel bunları söyledikten sonra bir an durdu. Önemli bir şey söyleceğini haber veren bir edayla tane tane konuşmaya başladı: “Kürt kimliğine karşı çıkılamaz. Kürt realitesini artık tanımalıyız.”
Demirel, Çekiç Güç’ü savunurken şu noktalara dikkat çekiyor: ……Halepçe’ye ilgi gösteremedik. (İran-Irak Savaşı sırasında, 17 mart 1988’de Kuzey Irak’taki Halepçe kentinde zehirli gaz kullanarak 5 bin Kürt’ü katleden, insanlığa karşı suç işleyen Saddam Hüseyin kuvvetlerinin Halepçe Katliam, (HC).
Reklam
134 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.