Galakside Son Bir Kez Otostop Çekmek

Kuşkucu Somon

Douglas Adams

Kuşkucu Somon Gönderileri

Kuşkucu Somon kitaplarını, Kuşkucu Somon sözleri ve alıntılarını, Kuşkucu Somon yazarlarını, Kuşkucu Somon yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Geçmişte insanlar, düşünmek istediklerinde saatlerce ateşe bakarlardı. Ya da denize. Dans eden alevler ve dalgalar, beynimizde akıl ve mantığın ulaşabileceğinden daha derinlere ulaşabilir. Ama bu günlerde bunu bulmak çok daha zor. Uzun uzun radyatörlere bakıp dalamazsın. Denizi seyredemezsin. Yani seyredersin elbette, ama üstü plastik şişelerle dolu olduğu için karşısında oturup sinirlenmekten başka bir şey gelmez elinden. Bakıp seyretmek zorunda kaldığımız şey yalnızca gürültü. Enformasyon dediğimiz şey aslında havada gezinen anlaşılmaz bir gürültüden başka bir şey değildir.”
Ay göründüğünden çok daha büyüktür. Bu hatırlanmaya değer bir gerçektir, çünkü bir dahaki sefere aya bakarken derin ve gizemli bir sesle "Ay göründüğünden çok daha büyüktür," diyebilirsiniz ve insanlar sizin akıllı biri olduğunuzu ve bu konuda çok düşündüğünüzü anlarlar.
Reklam
Lütfen anlamlı konuşun, zamanım değerlidir.
Parçacıklar, güçler, masalar, sandalyeler, kayalar ve benzerleri gibi farkında olduğumuz, bilim için neredeyse görünmez olan pek çok çeşit oluşum var. Neredeyse görünmezler, çünkü bilimin onlar hakkında söyleyecek neredeyse hiçbir şeyi yok. Köpekler, kediler, inekler ve her birimizden söz ediyorum. Biz canlı varlıklar, bilimin söz edebileceği herhangi bir yetki alanının öyle ötesindeyiz ki kendimizi neredeyse bilimin hakkımızda bir şeyler söylemesini bekleyeceğimiz olgular olarak bile tanımlamıyoruz.
Sayfa 244
Öyle ya da böyle, son derece yanıltıcı bir evren bu. Nereye baksak, kim olduğumuza dair fikrimizin -neredeyse yalnızca onlar için yaratılmış bir evrende yaşayan, önemli, güçlü kuvvetli, somut varlıklar- doğru olmadığını fark etmek aşırı derecede ürkütücü ve aşırı derecede üzücü olmaya başlıyor. Bu noktada hâlâ her türlü temel prensip hakkında kehanetlerde bulunmaya, yerçekiminin, güçlü ve zayıf nükleer güçlerin isleyişini tanımlamaya, maddenin parçacıkların ve benzerlerinin doğasını tanımaya devam ediyoruz, ama temelleri anlasak bile, matematiği çok zor olduğu için hâlâ işin nasıl yürüdüğünü çözemiyoruz. Bu yüzden de düzenin saat gibi tıkır tıkır işlediğine dair bir görüşü benimsiyoruz, çünkü matematiğimizle en fazla bu kadarını başarabiliyoruz.
Sayfa 243
Mikroskoplara cam mercekler takıp evrenin mikroskobik görünüşünü incelemeye başladık. Böylece atomaltı düzeye inince içinde yaşadığımız somut dünyanın da -yine oldukça endişe verici şekilde- neredeyse hiçlikten oluştuğunu ve bir şey bulduğumuz zaman bile, bulunanın bir şey olmadığı, yalnızca orada bir şey olabileceği olasılığı anlaşıldı.
Sayfa 242
Reklam
220 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.