"
güzel ağam
"salındı bahçaya girdi çiçekler selama durdu
mor menevşe boyun eğdi gül kızardı hicabından"
ha gidelim desem şimdi biz kaç kişi
hu desem şimdi şu pencereden kaç komşu
hay desem devamını getiremesem elin dilinden dilinden
ama ısrar etsem yâr ali yâr ali yâr diye diye
hüseyni’yi kürdili olarak söylesem kim bana ne
kürdili’nin kapısını hüseyni açsam senin
senin için ya hüseyin ey ağam benim güzel ağam
hüseyni sana kürdili sana kürt sana said sana
genç ağam ben bir türkü tuttursam kederinle
cennet gençlerinin efendisi güzel ağam ben bir türkü,
sesimle türkü, sakalımla türkü, gözümle türkü billahi
ağam ayağının turabı ben kürdili hüseyni hicazkâr
efendime söyleyeyim:
ben hiç çiçek bilmem ki"