Kütüb-i Sitte ve Kütüb-i Hamse İmamlarının Hadis Kabul Şartları

Ebu Muhammed el-Makdisi

Kütüb-i Sitte ve Kütüb-i Hamse İmamlarının Hadis Kabul Şartları Posts

You can find Kütüb-i Sitte ve Kütüb-i Hamse İmamlarının Hadis Kabul Şartları books, Kütüb-i Sitte ve Kütüb-i Hamse İmamlarının Hadis Kabul Şartları quotes and quotes, Kütüb-i Sitte ve Kütüb-i Hamse İmamlarının Hadis Kabul Şartları authors, Kütüb-i Sitte ve Kütüb-i Hamse İmamlarının Hadis Kabul Şartları reviews and reviews on 1000Kitap.
5641)- Hz. Ebu Hureyre (Radıyallahu Anh) anlatıyor: "Rasûlullah (Aleyhissalâtu Vesselâm), evlenen bir kimseyi şöyle tebrik ederdi: "Allah sana (evliliği) mübarek kılsın, üzerine bereket indirsin, ikinizin arasını hayırda birleştirsin." [Ebu Davud, Nikah 37, (2130); Tirmizî, Nikah 7, (1091).]
(5626)- Hz. Ebu Hureyre (Radıyallahu Anh) anlatıyor: "Rasûlullah (Aleyhissalâtu Vesselâm) buyurdular ki: "Kadın dört hasleti için nikahlanır: Malı için, haseb ve nesebi için, güzelliği için, dini için. Sen dindarı seç de huzur bul." [Buharî, Nikah 15; Müslim, Rada 53, (1466); Ebu Davud, Nikah 2, (2047); Nesâî, Nikah 13, (6, 68).][47]
Reklam
Hz. Ebu Zerr (Radıyallâhu Anh) anlatıyor: "Güneş batarken Rasûlullah (Aleyhissalâtu Vesselâm) ile birlikte mescidde idim. Bana: "Ey Ebu Zerr, biliyor musun bu Güneş nereye gidiyor?" diye sordu. Ben: "Allah ve Resûlü daha iyi bilirler!" dedim. "Arş'ın altına secde yapmaya gider, bu maksadla izin ister, kendisine izin verilir. Secde edip kabul edilmeyeceği, izin isteyip, izin verilmeyeceği zamanın (kıyametin) gelmesi yakındır. O vakit kendisine: "Geldiğin yere dön!" denir. Böylece battığı yerden doğar. Bu durumu Cenâb-ı Hakk'ın şu sözü haber vermektedir. (Mealen): "Güneş, duracağı zamana doğru yürüyüp gitmektedir. Bu aziz ve alîm olan Allah'ın takdiridir" (Yâsin 38). [Buhârî, Tefsir Yâsin 1, Bed'u'l-Halk 4, Tevhid 22, 23; Müslim, İmân 250, (159); Tirmizî, Tefsir, Yâsin, (4225).][29]10. (1693)-
"Akıllı, nefsini kontrol altına alıp, ölümünden sonraki ebedi hayat için hazırlanan kimsedir." (Hadis-i Şerif, İbni Mace, Zühd, 31)