Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

"Hakikatlerin Dili"

Lehçetü'l Hakayık

Âli Bey
9/10
3 Kişi
11
Okunma
5
Beğeni
992
Görüntülenme
Kitaba genel ad olarak seçilen Lehçetü’l Hakaayık; yazarın en önemli, en unutulmaz, hattâ bir bakıma «ölmez» eseridir. Türkçe'de kelimelere ters ve mizahî mânâlar vermek sistemi edebiyatımıza ilk defa Lehçetü'l Hakaayık ile ve Âlî Bey'in kalemiyle girmiştir. Sonraları —o günden bugüne— bizde pek çok defalar, pek çok kimseler tarafından bu mizah tarzının benzerleri denenmiştir; ancak her ilkte ve orijinalde olduğu gibi, konunun seçkinliği ve güzelliği daima ilk yapanında kalmıştır. Âlî Bey, eski Türk harflerinin alfabetik sırasıyla düzenlediği Lehçetü'l Hakaayık'ta, zeki ve ince bir mizah havası içinde, kendisinin ve bütün biz insanların mânevî anatomisini yapmaktadır. Bu mizahta yer yer çarpıcılık ve keskinlik bulunmakla birlikte hemen hiç bir zaman galiz ve çirkin söyleyişler, hattâ imâlar yoktur. Buna rağmen eserin ilk basımından sonra İkincisinin yapılmasına o vaktin idaresince izin verilmemiş, bu yüzden ikinci baskı Mısır'da, üçüncü baskısı da ancak İkinci Meşrutiyetken sonra 1908 de İstanbul'da yapılabilmiştir. Zaten ilk baskı özel olarak, bazı kayıtlar ve şartlar altında yapılmış olduğundan bugün o nüshalara rastlamak imkânsız gibidir. Türkiye'de basın sansürünün yoğunlaştığı dönemlerde tekrar basılmasına izin verilmeyen Lehçetü'l Hakaayık'm o zamana göre en büyük suçu mizah anlayışında oldukça toleranslı bulunmasıdır. Âlî Bey bu eserinde kadın konusunda genellikle fazla durmuş, zarif esprilerle onlara takılmıştır. Bu hususta kadım biraz yasak, biraz da tabu sayan o günlerin resmî zihniyeti belki de bunu hoş karşılamamış olabilir. Öte yandan bazı mesleklerle —meselâ doktorluk ve avukatlık gi-bi— yine aynı şekilde şakalaşılmıştır. Ama, yukarıda belirtildiği üzere, bunlarda çirkinlik ve kırıcılık yoktur. Lehçetü'l Hakaayık'taki bütün maddelerin —birkaç istisna dışında— bu kitaba aktarılmasına çalışılmıştır. Eser, mümkün olduğu kadar aslına sadık kalınarak, günümüz diline aktarılmış; bazı yerlerde açıklamalar kelimelere göre değil, anlatılmak istenilen asıl mânaya göre yapılmıştır. Değişen zamanla gelenek ve görenekr lerimizde de b$zı değişmeler ve eskimeler bulunduğu bir gerçek olduğundan, genç kuşakların da rahatlıkla eserin tadına varabilmelerini sağlamak için gerekli görülen yerlerde notlar eklenmiştir. «Kokona Yatıyor», «Misafiri istiskal» ve «Ayyar Hamza» da dil ve anlatım o kadar sade, günümüzdeki ne o kadar yakındır ki bu üç eserin bu hususları üzerinde fazla bir değişiklik yoluna gidilmemiştir. Bu komedilerden birincisinde o zamanki Türkiye azınlıklarından bir bölümün yaşayış düzeni ele alınırken, İkincisinde kendi halkımızın bazı özellikleri üzerinde durulmuştur. «Ayyar Hamza» Moliere'in ünlü «Les Fourberies de Scapin» komedisinin adaptesidir. Ahmet Vefik Paşa da, düzenlediği Moliere külliyatı arasında bu eseri «Dakbazlık» adıyla adapte etmiştir. Ancak, kabul etmek gerekir ki, Âli Bey bu adapte işinde her bakımdan üstadından çok daha başarılıdır. «Seyahat Jurnali» yazarın İstanbul'dan Hindistan'a kadar uzanan üç yıllık bir gezinin canlı ve hareketli notlarıdır. Âlî Bey'in, herhangi bir sanat kaygısından uzak ve rahat bir dille kaleme aldığı bu eser gözlem ve tasvir yönünden, çok iddiasız, fakat gerçekten güçlü- dür. Yazar pek basit görünen, ama biraz dikkatle bakılınca altında sayısız incelikler bulunan çeşitli çevre ve insan problemlerine bu eserinde vakit vakit kuvvetle parmak basmıştır. Öte yandan yüz yıl önceki Osmanlı ülkesinin belli bir kesiminin şehir, köy ve kasabalarını, buralardaki sosyal ve ekonomik düzeni, ahlâk ve âdetleri önümüze seren «Seyahat Jurnali» belgesel bir nitelik de taşımaktadır ve eğlendirici olduğu kadar eğiticidir de. Alî Bey'in mizah kabiliyeti ve olayların gülünç yönlerini yakalamaktaki ustalığı bu kitabında da göze çarpar. «Seyahat Jurnali»nın bütünü bu külliyata alınmamış, önemsiz bazı ayrıntılar metin dışı bırakılmıştır. Bununla birlikte bu kısımlar asıl eserin yirmide bir oranını bile bulmamaktadır.
Yazar:
Âli Bey
Âli Bey
Derleyen:
Şemsettin Kutlu
Şemsettin Kutlu
Tahmini Okuma Süresi: 8 sa. 35 dk.Sayfa Sayısı: 303Basım Tarihi: 15 Mart 1974Yayınevi: Tercüman Gazetesi Yayınları
Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.