Shaini, sevdiği adamla yaşadıkları yerden ayrılıp farkı kuralları olan bir yere gidiyor. Orada her ne kadar kusursuz olmasa da bir yaşam kuruyor. Susuzluk problemi yaşıyorlar maalesef ve daha niceleri.
Bir gün Leila'nın doğum gününde saflık tarikatı adını verdikleri kişiler evlerine baskın yapıyor ve o günden sonra kızını bir daha göremiyor.
Yasak olan şeyleri sırf kendi zevkleri için yapmaları sinir bozucu idi.
İnsan ayrımının ve bazı şeyler altında neler döndüğünü güzelce anlatan bir kitaptı bence. Başta aklım karışsa da sonradan toparlandı. Böyle kesimleri özetleyecek bir eser olduğunu belirtmek isterim.
Sayfa sayısı: 256
Aldığım fiyat: 20 Tl
“Gerçekten inanan biri naziktir. Erdemlidir. O adamlar inanmıyorlar. O anın bir sonucu olarak ortaya çıktılar o kadar. Arada sırada en nazik elin bile yumruk olması gerekir. Onlar da bu. Onlar yumruktu.”
“Bir defasında bir topluluk yüzyıl önceki koloniciler tarafından yazılan kanunları tekrar yürürlüğe koymuş, yabancılara toprak satılmasını yasaklamıştı.”
"Anlamıyor musun? Biz de böyleyiz. Bunu hep hissediyorum. Herkes kendi ördüğü duvarların arkasında saklanıyor, benim o gün yaptığım gibi kendi utançları içinde pişiyorlar.
Açığa çıkamıyorlar. Parası olan herkes duvarların arkasına saklanıyor. Bunu güvenlik, saflık için yaptıklarını düşünüyorlar ama içten içe kendi açgözlülüklerinden utandıkları için yapıyorlar. Geri kalanlarımızı bu şekilde yaşamaya zorladıkları için. Bu yüzden kendilerini soyutluyor, yükseldikçe yükseliyorlar. Yerde olanları görmek istemiyorlar. Orada yaşayanları görmek istemiyorlar."