Uzun yıllar önce yazarın "yazı odasında yolculuklar "kitabını okumuştum, kapalı ve karışık gelmişti o çağıma, zira geçen yıllar tüm ayrıntıları silmiş. Biraz yadırgamıştık birbirimizi,âmâ ben Amerikan edebiyatını hep yadırgarım zaten.Elbet öyle bir maceranın üstüne benim aldığım bir kitap değil bu karşınızdaki,ben de nasıl kaldığıysa yadırgadığım başka bir hikaye.Velhasıl epeydir kenarda duruyordu ve değişik bir şeyler okumaya ihtiyacım vardı. Ne uzun bir girizgah.Bu seferki karşılaşmamız nasıl mı? Başrolde özgürlük heykeli ve onun kopyalarını şehir şehir gezerek bombalarla patlatırken son girişimi elinde patlayan bir bombacı yazar.Onu ölüme götüren yolu anlatmaya karar veren en yakın arkadaşı olan bir başka yazar daha.O nereden başlayacağına karar verinceye kadar aşktan siyasete, anarşiden,tarihe,cinsellikten varoluşa,yalnızlığa,yazmaya,sanata dair bir sürü ayrıntı,bir sürü isim,bilgi bir sürü tecrübe yığıyor üstünüze hızlıca.. işte diyorum ben de diğer kitabından çok hoşlanmamamın nedeni buydu sanırım.İlerledikçe tüm o yığıntı akıntıyla birlikte akıp yerlerine oturuyor yavaş yavaş ve dahası olayların gidişatını merakla takip ediyorsun.Yazara eskisi kadar mesafeli değilim hatta belki o eski kitabı bir ara tekrar okurum.Hızlı akan ve kafanı dağıtacak birşeyler ararsan diye buraya bırakıyorum kitabı.Hayat bazen akmalı...