Mahmudo ile Hazel

Ömer Polat

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Mısto ağanın hulamı sobayı dolduruyordu.Mahmudonun uyandığını görünce: <<uyarttım mı begim?>>dedi. Hulamın <<bey>> demesi bir hoşuna gitti, bir hoşuna gitti ki, içi uyuştu. <<Eşkiya olmadan bey olunamıyor bu namussuzun dünyasında ha!>> diye içinden konuştu.
Sayfa 82 - May Yayınları, MahmudoKitabı okudu
Bizim dilimiz yok, derdimizi anlatacak kimsemiz yok. Biz tek susmak biliriz.
Sayfa 239
Reklam
Ağalar ağa doğar, ağa ölür. Köylüler ise çoban doğar, çoban ölür. Bunun dışında başka bir yaşam yoktur. Kadınlarıysa; insandan sayılmaz...
Sayfa 96
Ömer Polat'ın, "Mahmudo ile Hazel" kitabından alıntılar; S 25- Güz damcıları bir gece "hırrp" diye durur. O zaman da sabah uyananlar her yerin beyaza büründüğünü görürler. Sonra başlar bir kader birliği tezekle, kış ve Saragöl insanı arasında. Ölen ölür, kalan da bir inilti gibi kendini atar bahara. Tıpkı hayvanları gibi. Solgun, arık ve suskun. S 85- Ağalar ata, köylüleri öküze binerler uzak yola gidince. Ağalar ağa doğar, ağa ölür. Köylüler ise çoban doğar, çoban ölür. Bunun dışında başka bir yaşam yoktur. Kadınlarıysa; insandan sayılmaz... S 148- Nasıl olsa duyacaktın, hiç değilse bir an evvel duy dedim. Acı acıya ey gelirmiş. S 159- Mahmudo o gün baş kaldırmıştı. Baş kaldıranın başını vururlar. Yoksa töre bozulur. Törede ağalık da var. Töreyi bozan, ağalığa baş kaldıran hayındır artık. Katli vacip olur. Baş gitmezse, baş kaldıran çoğalır. Ne yapmalıydı? S 215- Gökler uzak, insanoğlu doyumsuzdu. Göklere ulaşmak için daha çok insan gerekecektu ayaklarının altına. S 221- Bizim dilimiz yok, derdimizi anlatacak kimsemiz yok. Biz tek susmak biliriz.
He...
Büyüyende unuturum he mi?
Sayfa 11 - YAR YAYINLARI
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.