İş Bankası Yayınları'nın Türk Klasikleri serisinden okuduğum “Mai ve Siyah” çevirisi çok iyi yapılmış, kolaylıkla anlaşılabiliyor, hiç anlam kaybına uğramamış gibi, ya da o kadar az ki ben hiç hissetmiyorum. Halit Ziya Uşaklıgil’in ustalık döneminin ilk romanı. Benim açımdan tek eksiği, o döneme ait siyasi durumlara hiç değinmemiş olması. Belki de o dönemde sansür vardı, değinmemesi gerekiyordu, bu da bir ihtimal tabiki.
Kahramanımız Ahmet Cemil, orta halli, memur bir ailenin çocuğu, bir tane kız kardeşi var İkbal, babası minik bir ev alabilmiş. En yakın arkadaşı aynı zamanda sınıf arkadaşı Hüseyin Nazmi, zengin bir aileye mensup. Edebiyat ve şiir onları iyice birbirine yakınlaştırıyor. Hüseyin Nazmi’nin kızkardeşi Lamia, henüz çocuk, ama ileride Ahmet Cemil ona aşık olduğunu farkedicek.
Bazen hayatınıza biri girer ve herşeyi mahveder. Babasının ölümüyle oldukça sarsılan, anne ve kızkardeşine bakması gereken ve zaten hayallerini bir süreliğine bir kenara bırakmak durumunda kalan Ahmet Cemil, patronun oğlu Vehbi ile İkbal’in evlenmesiyle birlikte geri dönüşü olmayan bir yola girer. Vehbi, önce onun güzel hayaller kurmasını sağlar, evini ipotekletip, matbaaya makineler aldırır, onu borçlandırır. Bu arada zavallı İkbal çok mutsuzdur, Vehbi ona çok kötü davranmaktadır. Gerçeklerle yüzleşen Ahmet Cemil, hem İkbal’I hem evini kurtrmak istemektedir ama maslesef hiçbirini başaramaz.
Mavi başlayan hayalleri siyaha dönmüştür.
Severek okudum, sizlere de tavsiye ederim.
Keyifli okumalar...