Erkek kimliğinin tek tip değil, çeşitlilik arz eden bir olgu olduğunun anlaşılmasıyla beraber erkeklik çalışmalarında bir paradigma değişimi yaşanmıştır. Diğer yandan, erkekliğin belirli bir sosyo-kültürel bağlamdaki ideal tipi olarak tanımlanabilecek hegemonik erkekliğin akademik olarak diğer erkekliklerden daha sık çalışıldığı görülm üş, erkekliğin bu türünün diğer erkeklikleri bir anlamda “hegemonyası altına aldığı” düşünülmüştür. Farklı erkek kimliklerinin, toplumla refleksif bir ilişki içerisinde olan medyadaki sunumu bu açıdan önem kazanmaktadır. Bu çalışmada 80’li, 90’lı ve 2000’li yıllarda Türkiye’deki televizyon reklamlarında sunulan erkekliklerin serüveni incelenmekte ve bu temsil sürecinde izlenen eril medya stratejileri açıklanmaya çalışılmaktadır.
