Marcovaldo ya da Kentte Mevsimler

Italo Calvino

Newest Marcovaldo ya da Kentte Mevsimler Quotes

You can find Newest Marcovaldo ya da Kentte Mevsimler quotes, newest Marcovaldo ya da Kentte Mevsimler book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Yaşamdan hâlâ bir şey beklenebilirmiş gibi geldi Marcovaldo'ya.
Sayfa 8
Tutsak doğmuş bir hayvandı, özgürlük isteğinin geniş ufukları yoktu. Biraz korkusuz kalabilmenin dışında, yaşamın iyi bir yanını tatmamıştı.
Sayfa 56 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İlkin soğuk yemeğin hüznü çöker içe, ama hemen ardından, alışılmışın dışında bir ortama taşınmış aile sofrasının lezzetini bulmanın sevinci yaşanır.
Sayfa 35 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Gözü olan, aradığını kapalı gözle de bulurdu.
Sayfa 15 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Zengin ailelere hediye dağıtan yoksul işçi Marcovaldo...
"Kime armağan vereceksiniz?" "Yoksul bir çocuğa. (...) Marcovaldo "Sizden iyi yoksul çocuk mu olur?" diyecekti, ama o hafta boyunca herkesin istediğini alabildiği, yaşamın tadını çıkardığı, başkalarına armağanlar verdiği bir düşler ülkesinde yaşadığı izlenimini öylesine benimsemişti ki, yoksulluktan söz etmeyi kendine yakıştıramadı...
Sayfa 109Kitabı okudu
"Tutsak doğmuş bir hayvandı, özgürlük isteğinin geniş ufukları yoktu. Biraz korkusuz kalabilmenin dışında, yaşamın iyi bir yanını tatmamıştı."
Reklam
Direnen kediler bahçesi
“Kusura bakmayın, ama kimse zorlamıyor ki sizi evde kalmaya!” Panjurun aralığına, bir yuvarlak koyu mavi bir göz, bir dışarıya fırlayan iki dişli bir ağız çıkıyordu; bir ara yüzün bütünü göründü ve Marcovaldo’ya belli belirsiz bir kedi yüzü gibi geldi. “Onlar, tutsak tutuyorlar beni, onlar, kediler! ben de gitmek istiyorum buradan! yeni bir apartmanda tertemiz bir dairem olsun istemez miyim? Ama dışarı çıkamıyorum ki… peşimden geliyorlar, yolumu kesiyorlar, tökezletiyorlar!” Ses, sanki gizli bir şeyi açıklıyormuş gibi, bir fısıltıya dönüşmüştü. “Satmamdan korkuyorlar burayı… bırakmıyorlar… izin vermiyorlar… İnşaatçılar gelip de sözleşme önerdiklerinde bir görseniz onları, kedileri! ortaya dikilip tırnaklarını gösteriyorlar, bir noteri bile kaçırttılar! bir keresinde de sözleşme hazırdı; tam imzalıyordum, pencereden atılıp hokkayı devirdiler, bütün kağıtları parçaladılar…” Marcovaldo birden saati, ambarı, ambar şefini anımsadı. ayaklarının ucuna basarak uzaklaştı, ses, tavandaki yağdan yükselen dumanla sarmalanmış gibi panjurun çubukları arasından çıkmayı sürdürüyordu: “tırmaladılar da beni… izi hâlâ duruyor… Bu şeytanların tutsağıyım, burada tek başıma…”
Direnen kediler bahçesi
“Kedilerin kenti ile insanların kenti iç içeydi; ama aynı kent değildiler. Arada bir farkın olmadığı zamanı pek az kedi anımsar: insanların sokakları, alanları, kedilerin de sokakları, alanlarıydı; kırlar, avlular, balkonlar, çeşmeler de böyleydi. Büyük ve çeşitli bir uzamda yaşanıyordu. Ama birkaç kuşaktır, evcil kediler oturulmaz bir kentin
205 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.