İdeolojiler, adeta bir din işlevi gören modern toplumlarda kurtuluşun reçetesi olarak sunulmuştur. Bunlardan biri olan Marks yanılıyordu, din halkın afyonudur diyordu. Bu yanlıştı ama benzer bir şekilde: Modern insanın afyonu sahip olduğu ideolojisidir, diyebiliriz. Karl Marks'ı, kendi silahı ile vurmaya ne dersiniz? Her neyse, incelemeye geçmeden önce kanaat notumuzu verelim: Beğenmedim. Çünkü Marksist ideolojiyi daha iyi anlatan kitaplara rastladım. Bu kitap, "Marksist ideolojiye giriş" gibi duruyor. Duruyor dedim; çünkü işin aslı öyle değil. Bu kitap daha çok, "Marksizm edebiyatına giriş" niteliğinde. Edebiyat diyorum, çünkü ideolojinin teknik kısmı yüzeysel, güzellemesi ise bol keseden anlatılmış. Marksizm, safsatadır; Marksizm edebiyatı, mutlak safsatadır. Marksizm, 20.yüzyılın gündemini işgal eden, totaliter bir dünyada yaşanabilir cennet toplumunu vaad eden materyalist bir cehennemin genel adıdır. Evet, marksizm budur. Her beşeri ideoloji gibi, ontolojik ve metafizik bir temeli yoktur, ve hikmetsizdir. Diyalektik temelli önermeleri zırvalıktır. Bu kitaba 5/10 veriyorum. Kitabı beğenmedim. Belki siyaset bilimciler araştırmalarında kullanabilir, lakin genel kitlenin pek bir işine yarayacağını zannetmiyorum. Özetle, okumanızı tavsiye etmiyorum.