Ezop milattan önce yaşamış bir köle. Kölelikten azad edilince; kendini eğitime, anlatıcılığa, masala vurmuş. Kralın parasını çalıp halka dağıtınca bir gün, tutmuş kral, Ezop'un boynunu vurdurmuş. Sözlü dönem tabii o dönem. Öyle karton, kağıt hak getire. Dilden dile, gönülden gönüle, sayısı 500'ü geçen masalları olduğu söylenir. Bilmem, efsane mi gerçek midir?
La Fontaine'den sonra ustasını da okumuş olduk böylece. Gerçi bu kitapta masallarının kaçta kaçı ola? Bilinmez. Ama Batı kanonunun masal türünün temel taşlarını az buçuk yerleştirmiş olduk. Darısı Andersen ve diğerlerine.