Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Med-Cezir

Elif Şafak

Med-Cezir Sözleri ve Alıntıları

Med-Cezir sözleri ve alıntılarını, Med-Cezir kitap alıntılarını, Med-Cezir en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Belki de milletçe bahtsızlığımız, para ve hudut arasındaki gerilimi çözememişken daha, tam gaz, son sürat bodoslama dalmak oldu modernleşme-Batılılaşma-kapitalistleşme kulvarına. 2002 senesi itibariyle bugün, ne yardan geçebiliriz şimdi ne serden. Eski alışkanlıklar, günah defterimizi kabartmak için dikilirken omuz başımızda, ne para kazananları sevebilir, ne de parayı arzulamaktan vazgeçebiliriz. Ve hâlâ milletçe, iflas ve intihar eden zenginlerin ibret dolu hayat hikâyelerinde ararız malum hudut boylarının düne kadar ecdadımıza, bugün de bizlere yaşattığı hakkaniyetsizliklerin cılız ve acıklı tesellisini.
Doğan Egmont Yayıncılık ve Yapımcılık Tic. A.Ş.Kitabı okudu
Kimlik dönüşümü hırçın bir usturayla bileyliyor insanları. En keskin fanatikler, değişim geçirenlerden çıkıyor nedense. En ateşli sigara karşıtları, vaktiyle baca gibi tüttürenler. Olur olmadık yasakları anlamlı bulanlar, geçmişte o yasakların hedef tahtası olanlar.
Reklam
Dünya yabancılardan boş yere korkup, kendi yakınlarından zarar gören insanlarla dolu.
Sayfa 48
İdare etmek :
" En bedbaht durumlarda dahi sabredip sineye çekerek,en çetin çatışmaları dahi en az hasarla atlatarak,ŞİMDİ 'ye değil,GELECEK 'e odaklanarak vaziyeti kurtarma,yuvayı koruma becerisi..."
" güzel günlüklerim vardı. Bir de günlüklerim kadar güzel olmayan günlerim."
"Yabancı, hakkında en az bilip de en rahat atıp tuttuğumuz kişidir. Zerre kadar tanımamamıza rağmen, hükmünü baştan yazdığımız. Ne gariptir ki, yabancı korkusunun gırla gittiği bu dünyada en büyük acıları yabancılar değil, tanıdıklarımız çektiriyor bize. Dünya yabancılardan boş yere korkup, kendi yakınlarından zarar gören insanlarla dolu."
Reklam
Kaç kişi razıydı kendi suretinde sonsuzluğu bulmaya? Ne kula kulluk, ne başkasına efendilik taslamak… çünkü harfler nasıl hem farklı hem de eşit ise, harfler nasıl birbirlerine muhtaç ve aşka aşık ise, insanlar da öyle olmalı, öyle kalmalı
Sayfa 246 - Doğan kitap Ocak 2010Kitabı okudu
Asırlık arayış. Ah bir layıkıyla temsil edilsek. Duysa bizi Avrupa, anlasa kıymetimizi Amerika. Ha edebi bir kitap, ha yerli malı kot pantolon tanıtımı, ha bir pop konseri, ha yöresel kıyafet defilesi, ha Örovizyon şarkı yarışması, hiç fark etmez... Yeter ki temsil edilelim, görsün Türk kadınını Batı dünyası. Ama öyle her Türk kadını, "Türk kadını" olamaz. Herkes giremez bu kulüpten içeri. Modası geçmiş kelimeler... Bir anlasam ne vakit kim karar verir kelimelerin ölme vakti geldiğine. Kelime çektirmek diş çektirmek gibidir, sancılı. Bir kelimeyi çektirdiniz mi dilden boşluğu kalır geride. Çok kelime çektirdiniz mi dilden, ağzınızda diş kalmaz, konuşamaz olursunuz. İngilizcede binlerce kelimeyle kendini ifade etmeyi öğrenen bir lise öğrencisi Türkçede bunun epi topu üçte biri, dörtte biri kadar kelimeyle idare ediyorsa, yaşadığı sokakların isminin ne anlama geldiğini dahi bilmeyen kuşaklar varsa İstanbul'da, Osmanlıca addedilen kelimelerin tınısını işitemeyecek kadar sağırlaşmışsa kulaklar modernleşme adına, kültür ve dil akamıyorsa bir kuşaktan bir kuşağa, sol görüşlü aydınlardan sağ görüşlülere, sağ görüşlü aydınlardan sol görüşlülere deveran edemiyorsa kelimeler ya da kavramlar... Ve o muazzam, katman katman açılan tasavvuf külliyatı "derviş merviş işleri" diye bir kalemde çizilebiliyorsa, soldakiler tasavvufu hor, sağdakiler ise kendi tapulu mülkleri olarak görüyorsa, ukalalık, dışlamak ve mülkiyetperverlik böylesine kök salmışsa, cahil bu kadar cesursa... Ben "modern Türk kadını" bu yapının neresini temsil edeceğim?
Sayfa 78 - E-PubKitabı okudu
Hiçbir şey sabit değildi. Elmalar çürür, siğiller iyileşir, çemberler silinir, günlükler dolar, her şey sürekli parçalanır, parçalar yeniden birleşmek için kıvranırdı durmadan
1.000 öğeden 241 ile 250 arasındakiler gösteriliyor.