Medeniyet Öncülerimizden 365 Lider Davranış
Adem ErgülMedeniyet Öncülerimizden 365 Lider Davranış Posts
You can find Medeniyet Öncülerimizden 365 Lider Davranış books, Medeniyet Öncülerimizden 365 Lider Davranış quotes and quotes, Medeniyet Öncülerimizden 365 Lider Davranış authors, Medeniyet Öncülerimizden 365 Lider Davranış reviews and reviews on 1000Kitap.Hayata dair
...Dağınıklığın ve pejmürdeliğin günümüzde modalaşması, esasen insanımızdaki iç bulanıklığının dışa vurumundan ibarettir.
Mü'min insan, hem huzur duyan ve hem de etrafına huzur veren bir kişiliğe ve görünüme sahip olmak durumundadır. Yeryüzünde kimi temsil ettiğinin farkında olmalı, aidiyetine söz getirmemelidir
Okumaya değer...
"Adam, bir haftanın yorgunluğundan sonra, pazar sabahı kalktığında, keyifle eline gazetesini aldı ve bütün gün evde istirahat edecek olmanın hayaliyle koltuğuna rahatça kuruldu. Derken küçük oğlu koşarak geldi ve parka ne zaman gideceklerini sordu.
Baba, oğluna söz vermişti; bu hafta sonu onu parka götürecekti, ama hiç dışarıya çıkmak istemediğinden, şimdi bir bahane uydurması gerekiyordu. O esnada gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritası gözüne ilişti. Önce dünya haritasını küçük parçalara ayırdı ve oğluna uzattı:
"Bak oğlum! Eğer bu haritayı düzeltebilirsen, seni parka götüreceğim!" dedi.
Sonra şöyle düşündü:
"Oh be, şimdilik kurtuldum! En iyi coğrafya profesörünü bile getirsen, bu haritayı akşama kadar düzeltemez!"
Aradan on dakika geçtikten sonra oğlu babasının yanına koşarak geldi:
"Babacığım, haritayı düzelttim. Artık parka gidebiliriz!" dedi.
Adam önce inanamadı ve görmek istedi. Gördüğünde de hayretler içindeydi ve oğluna bunu nasıl yaptığını sordu. Çocuk şu ibretlik açıklamayı yaptı:
"Babacığım! Bana verdiğin haritanın arkasında bir insan vardı. İnsanı düzelttiğim zaman dünya kendiliğinden düzelmişti!"
Sadece b12 eksikliğinden değilmiş demek..!
Mahir İz Hoca cevap veriyor;
"Oğlum, biz Osmanlı ilk mektebine gittik. Bize ilk gün yolda nasıl yürünür, bunun kaidesini öğrettiler.
Göz, ayağın ucunda olacak yolda yürürken! Gözümüz hep ayağımızın ucundaydı. Hep önümüze bakardık. Sizler boyuna etrafınıza bakıyorsunuz... Ona bak, şuna bak... Sizde hafıza olmaz. Günahı göz işlerse de belasını gönül çeker. Gözler bakar, gönül rahatsız olur ve hafıza zayıflar."
Aile Mahrem Alandır
Salih kimselerden biri hanımını boşamak istediğinde ona:
"Seni, hanımını boşamaya sevk eden sebep nedir?" diye sordular. Bunun üzerine o sâlih zat:
"Akıllı kimse, âilesinin sırlarını ifşa etmez!" cevabını verdi.
Hanımını boşadıktan sonra tekrar aynı suale muhatap olduğunda ise:
"Şimdi o beni ilgilendirmez. Artık o başkasına aittir. Karı-koca arasında yaşananlar mahrem konulardır. Aile sırrı olarak kalmalı, asla ifşa edilmemelidir. Eşler birbirlerinden ayrılsalar bile, bu sırrı kendileriyle birlikte mezara götürmelidirler." karşılığını verdi."
Sayfa 429Kitabı okudu
Cömertliğin Derecesi Verilene Değil Verene Göredir
"Abdullah İbn Cafer (radıyallahu anh), bir yolculuğunda, yolu bir hurma bahçesine uğradı. Bahçenin hâdimi siyah bir köle idi. Köleye üç adet ekmek getirdiler. Bu sırada bir köpek geldi. Birini onun önüne koydu. Köpek onu yedi. Bir ekmek daha koydu, onu da yedi. Sonuncu ekmeği de uzattı köpek onu da yedi.
Abdullah İbn Cafer (radıyallahu anh): "Senin ücretin nedir?" diye sordu. Siyâhi köle "İşte gördüğün, bu üç ekmek" dedi. Abdullah "Niçin hepsini köpeğe verdin?" dedi. Köle "Burada köpek yokdu. Bu köpek uzak yerden gelmişdi. Aç durmasını istemedim." Abdullah "Peki, sen bugün ne yiyeceksin?" Siyâhi köle "Sabredeceğim, bir şey yemeyeceğim." Abdullah "Sübhanellah, bir de benim çok cömert olduğumu söylerler. Bu köle benden daha cömerttir", buyurdu.
Abdullah (radıyallahu anh) bunun üzerine o köleyi satın aldı. O hurmalığı da satın aldı ve köleyi azad edip hurmalığı ona bağışladı."
Sayfa 427Kitabı okudu
Dost Kazanmak Zor Kolayca Harcamamalı
"Bir gün bir tanıdığı filozof Sokrat'a rastladı ve dedi ki:
"Arkadaşınla ilgili ne duyduğumu biliyor musun?"
"Bir dakika bekle! Bana birşey söylemeden evvel senin küçük bir testten geçmeni istiyorum. Buna "Üçlü Filtre Testi" deniyor."
"Üçlü filtre mi?"
"Doğru... Benimle arkadaşım hakkında
Sayfa 425Kitabı okudu
Bir tarafta misafir geldi diye alnı kırışan, yüzü ekşiyen dar gönüllü nasipsizler, diğer tarafta ise misafirsiz sofraya oturmayan derya gönüllü bahtiyarlar. Hepsi insan suretinde, fakat mâna cihetiyle gönül madenleri ne kadar farklı...
Sayfa 414Kitabı okudu
Kendisinden bir şey istenecek diye yolunu değiştiren, yüzünü çeviren ya da ekşiten kimse ile bana geldi diye sevinen kimse arasındaki fark, gönül farkıdır.
Sayfa 403Kitabı okudu