Eski Doğu'nun Büyük Krallıklarından

Medya Krallığı

George Rawlinson

Medya Krallığı Posts

You can find Medya Krallığı books, Medya Krallığı quotes and quotes, Medya Krallığı authors, Medya Krallığı reviews and reviews on 1000Kitap.
Tekvin’in onuncu bölümünü oluşturan ve eğer bu belirleme Musa’nın ise, en azından M.Ö. 1500’lerde yazılmış olan Toldoth Beni Noah’da ya da “Nuh'un Oğullarının Nesli’nin Kitabı”nda, Japhet’in oğullarının şeceresinde, -başka yerde her zaman “Medler”i belirleyen bir sözcük- MADAİ sözcüğünü bulabiliriz. Sözcük burada Gömer, Magog, Javan, Tubal ve Meshech gibi birkaç diğer önemli etnik unvanlarla birlikte kullanılmıştır; bunun Med halkını belirlemek için tasarlanmış olması şüphe götürmez akla yakınlıktır. Bu böyle ise, halk M.Ö. onbeşinci yüzyılda zaten ayrı ve bağımsız varoluşa sahip olmalıydı; bununla beraber, o zamana kadar ona tanıdık olan milletlerin sadece daha önemli yakın ilişkisine meyilli olan yazarlarca bahse değer olarak görülen farklılığı elde etmeliydiler.
Sayfa 146Kitabı okudu
Zerdüştilerin Magizm ile temasa getirildiklerinde dini çabalarının ilk şiddeti azalmıştır. Magizm ile temasa geçildikten sonra meydana gelen sonuç bir birleşme gibi görünmektedir. Magi inancının bütün ana ilkeleri Zerdüştîler tarafından kabul edilmiştir. Bu kabul edilmelerin Medya’da olduğu ortaya çıkmıştır. Ari kabileler ilk burada bu inançla
Sayfa 119Kitabı okudu
Reklam
İran milletleri Hazar’ın batı ve güney memleketlerinde bir alan içine sıkıştınldıklannda, batıya ve sonra da güneye doğru yayılmaya başlarlar; bunlar, dinlerinin Magizm olduğu ortaya çıkan günümüz Luristan, Azerbaycan, Kürdistan ve Ermenistan'ın dağlık bölgelerinde oturan çeşitli Ari kabilelerle temasa geçmişlerdir. Burada, dağların
Sayfa 115Kitabı okudu
Medler tarafından malzemenin kolaylıkla elde edilmesinden ve kolayca işlenmesinden dolayı Asya’nın bu bölümünde başlamıştır*; Persler ise sonradan bu tarzı kullanmayarak, bunun yerine geçen büyük binalarının şanına uygun ince ve şık taş sütun tarzını benimsemişlerdir. *Assurluların sütunları seyrek kullandıkları bu kitabın ilk cildinde yer almıştır (C. I. s. 303, dipnot 6). Geç Babillilerce daha yay gın olarak kullanıldıklarından , sütunlarla tanışmalarını Med etkisine bağlayabiliriz. (Bak “Arts and Sciences of the Babylon ians) Sütun mimarisi tabii ki odunun bol bulunduğu ülkede başlamıştır, ilk sütun tipleri Kürtlerin ve Yezidilerin evlerinde destek olarak kullandıkları kaba direk şeklindeydi. (Bak Layard.Nin eveb and Babylon . s. 252 ). Bunların şekli belli b ir zaman sonra düzgünleşir, oyulur ve süslenir; daha sonraları bunların yerini odunun daha az bulunduğu yerlerde taş sütunlar alır, fakat çok geçmeden bunların daha güzelleştikleri görülür.
Daha önce sözü edildiği gibi batıdaki dağlık bölge, kuzeybatıdan güneydoğuya doğru yönelen, birçok akarsu tarafından sulanan, büyük verimli vadileri içeren altı ya da yedi paralel dağ sırtlarından oluşmaktadır. Bu bölge, eski zamanlarda Zagros Bölgesi olarak bilinmekteydi,3 fakat modem coğrafyada burası “Kurdistan” ve “Luristan" isimlerini almıştır. Burada her zaman kalabalık savaşçı kabileler yaşamaktaydı ve bunlar uzun süre hiçbir devamlı krallığın yönetimine girmemişlerdir. Bu bölge sellerin açtığı derin çukurlarla ya da sert kayalı doruklarla doludur ve hemen hemen ulaşılması güç yerlerdir; Birkaç geçidi olan bu yerler, yılın yarısından fazla bir süre devam eden sert iklimi nedeni ile düşman saldırılarına karşı kolay savunulabilir durumdadır. Bu sardırılar Assurlular, Persler, Yunanlılar ve Partlar tarafından yapılmış olsun ya da olmasın bu bölge bütünüyle sürekli fetih girişimlerine karşı koymuştur. Assur ordusunun ilk olarak bu bölgenin içlerine doğru girmiş olması dışında, çevresindeki büyük güçlerden bağımsız olarak bugüne kadar konumunu koruyabilmiştir. Sanki doğa, fatihlere bir engel olması, büyük doğu kıtasının bu kısmında yükselen her güçlü imparatorluğa bir bela olması için bu bölgenin sert ve kuvvetli insanlarını yaratmıştı.
Med İmparatorluğu’nun bir halk ayaklanması sonucu beraberinde son Ari konfederasyonu olan Med konfederasyonunun dağılmasını da getirdi. Konfederasyon içinde yer alan Medler dışındaki diğer Ari gruplar kon- federasyonunun dağılması ile, konfederasyon içinde kaldıkları uzun yıllarda grup niteliklerini yitirmiş, aşiret yapılanmasından millet olma yapılanmasına yönelmişlerdi. Konfederasyonu oluşturan Ari halk, herhangi bir Ari grubun adında da birleşme yanlısı değildi. Onlar bundan böyle büyük tanrıları Kardumiaş adından esinlenilerek kendilerine uygun gördükleri “Kürt” adı ile anılmayı benimsediler. Kürt adı Med konfederasyonunun dağıldığı M.Ö. 550 yılından itibaren Ari halkın adı olmuştu. Bu, bir toplumsal değişimdi ve de Medlerle kazanılmıştı.
Reklam
87 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.