Memleketini Özleyen Yengeç
Yervant GobelyanMemleketini Özleyen Yengeç Gönderileri
Memleketini Özleyen Yengeç kitaplarını, Memleketini Özleyen Yengeç sözleri ve alıntılarını, Memleketini Özleyen Yengeç yazarlarını, Memleketini Özleyen Yengeç yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Acıyı dağlara vermişler, dağlar taşıyamamış. İnsana vermişler, katlanmış ... acıya da, kedere de ... "
pdf birbirinden güzel 18 öyküKitabı okudu
"Yaşasın barış ! "
"Portakal kadar bir bombayla" diye anlatıyorlardı . . . 'Atom Bombası' imiş o bombanın adı. Ondan iki tane atmışlar Japonya'nın üstüne, Hiroşima 'ya ve Nagazaki 'ye. Her biri yüz-iki yüz bin kişi öldürmüş . . .
İşte, beklediğimiz barış böyle gelmiş !
Şimdi , şu anda, bu mavi gök altında binlerce insan birbirini boğazlıyor, ölüyor, öldürüyor, "şehit" oluyor, "kahraman" oluyor; ve bir gün, bu kavga bittiğinde sağ kalanlar "galip" ilan edilecek, ölenler unutulacak ve hepsi hayattan ve ölümden paylarına düşeni almış olacaklar.
Dünya döndükçe seneleri ve mevsimleri getirecek bize, günlerimizi alacak, hayatlarımızı götürecek . . .
O anda, yanılmıyorsam Bacon 'm bir sözünü hatırladım: "Kanunlar örümcek ağlarına benzerler. Küçük sinekler yakalanıp kaderlerine boyun eğer, hayatlarından olurlar, büyük böcekler ise parçalar, geçip giderler."
"Acıyı dağlara vermişler, dağlar taşıyamamış. İnsana vermişler, katlanmış ... acıya da, kedere de ... "
Atalarımız akıllı insanlarmış. Her fırsatta kullandığımız deyimler, atasözleri ve hem güldüren, hem düşündüren öyküler yaratmışlar. Biri hakkında konuşurken o kişi yanımızda bitiverse “İti an, çomağı hazırla” deriz.
Fakat, aynı zamanda kurnazlık da varmış atalarımızda. Mesela, “İti an, çomağı hazırla” deyişi eğer o kişiye şu veya bu sebepten uymuyorsa, lafı çevirip: “İyi insan lafının üstüne gelir” deriz.
Ve inanılmaz bir ustalıkla “it”, “iyi insan”a dönüşür bir anda ve o denli çabuk ki, kendisi bile anlayamaz nasıl değiştiğini.
Sayfa 37 - Aras YayıncılıkKitabı okudu
Dükkanın karşısındaki evin önünden geçenler bir aile dramına tanık olacaklarını düşünürler. Meraklılar kapıdan biraz ötede durup beklerler, daha muhafazakarlar ise adımlarını hızlandırarak uzaklaşırlar.
Sayfa 32 - Aras YayıncılıkKitabı okudu
Ama... ekmek ve fasulye ne kadar süt yapar ki...
Sayfa 32 - Aras YayıncılıkKitabı okudu
Hayat artık şarkısıyla, kavgasıyla, kahkahasıyla, gürültüsüyle, gülümsemesiyle, hıçkırığıyla ve sessizliğiyle orada devam etmektedir. Ve tüm bunların arasında, o sokaktan geçmekte olan yolcu bunlardan hiçbirine katılamadığından yabancı ve yalnızdır.
Sayfa 31 - Aras YayıncılıkKitabı okudu
Acıyı dağlara vermişler, dağlar taşıyamamış. İnsana vermişler, katlanmış... acıya da kedere de...
Aras YayıncılıkKitabı okudu