• Sahabenin rûhlarında Kur’ân’a karşı büyük bir iştiyak, aşın bir sevgi olduğu hâlde içlerinde Kur’ân’ı ezbere bilen, yâni hafız olanı pek azdı.
• Ashab arasında Kur’ân’ın dörtte birini ezberlemiş olanlar, yine ashab-dan; “Onlar büyük ve muhterem kişilerdir.” diye medhini işitirlerdi.
(Sahabenin bu hâli, hafızalarının güçsüz olduğundan değildi. Bir ayetin hükmü ile amel edip onun hikmet ve esranna tamamıyle vakıf olmayınca, diğer bir ayetin ezberlenmesine çalışmazlardı. Bir rivayete göre ashab, onar ayetten fazlasını öğren-mezlerdi. O ayetleri öğrenip ezberledikten sonra o ayetlerin emrettiklerini yaşadıktan sonra diğer ayetleri öğrenirierdi.)