Dinlendirilmiş acılar mı onlar, ince duyarlıklar,
kanmaya yatkın kalbinde zulmün izleri mi onlar.
ve zamanın şefkatli ellerinden başka hiç kimse,
okşamadı seni karşılıksız
okşamadı hiç kimse.
Kaçıp kaçıp sığındığın saklı bir mağara yalnızlığın
ıstıraptan kandiller yak ve ısın...
Yine döndün gizli geçitlerden kendine
sözcüklerden örülmüş dehlizlere.