Seçme Eserleri - II

Millet ve Tarih Şuuru

Hilmi Ziya Ülken

En Eski Millet ve Tarih Şuuru Gönderileri

En Eski Millet ve Tarih Şuuru kitaplarını, en eski Millet ve Tarih Şuuru sözleri ve alıntılarını, en eski Millet ve Tarih Şuuru yazarlarını, en eski Millet ve Tarih Şuuru yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Meyus Münevver
Entelektüalizmin bu fena şekli, muhitle münevver arasında rabıtaların ne kadar gevşek olduğunu gösteriyor. Münevver meyustur. Realiteye nüfuz etmek değil, fakat realiteyi kendi zihnî kalıplarına uydurmak ister. Buna muvaffak olamayınca aklın medhiyesini yapmakla kendini teselli eder, hatta ve nihayet davasından vaz bile geçer ve yeise düşer. Rubab-ı Şikeste ve Haluk’un Defteri, bu neviden ne kadar sukut-ı hayallerle doludur? Çünkü: Milletim nev´-i beşerdir vatanım ruy-i zemin diyen şair mücerret ve sathi bir Avrupacılığın kurbanı olduğu için hiçbir zaman hakiki insanî’ye yükselemiyor. Ve bu açıdan bakmasını bilmediği için kendini de aslâ bulamıyor.
nev'i-i beşer: insanlık, insan soyu / ruy-i zemin: yeryüzü/ meyus: ümitsiz / münevver: aydın
Türk olarak vazifemiz, kendimizi bulmak için dünya ölçüsüne kadar bakışımızı genişletmek olmalıdır. İnsan olarak vazifemiz insanlığa yeni bir şey katmak için dünya açısından kendimize bakmasını bilmek olacaktır.
Reklam
Nazarımızda lüzumsuz bir Şark ve Garp dramı yoktur. Derebeyliğin bakiyesinden ve imparatorluğun gevşek istihsalinden silkinerek kesif istihsal ve temerküze doğru gitmeye çalışan Türk milleti, büyük dünya tekâmülüne iştirakini hazırlayan tarih hamlesiyle rönesansını yaparken kendi bünyesini daha iyi tanıyacak ve asıl o zaman kendisini bulacaktır. Şarkçının “Kendini terk ediyorsun!” ve Garpçının “İçine kapanıyorsun!” ithamları o zaman lüzumsuz olacaktır.
temerküz: toplanma, birikme
Bütün bu meselelerin –ki geniş manasıyla Türkiye’nin kültür davasıdır– birkaç mecmua ve kitapla halledileceğini tasavvurdan bile uzağız. Bununla beraber: a) Sistemli ve devamlı bir tercüme, b) Bizden önce bu yoldan geçen milletlerden alınacak dersler, c)Tarihimizi bu bakımdan aydınlatmak, d)Monografik anketlerle bugünkü Türkiye’yi etraflı olarak tanımak için mecmuaların görebileceği en büyük hizmet olarak bu işin hazırlığını yapmak, Barrés’nin tâbiriyle âdeta bu davayı bir idéologie passionnée* haline getirmektir.
*: (Fr.) tutkulu ideoloji
Tanzimat ve Hümanizma
Burhan Belge, “Yirminci asır, hümanizmalarını yapamamış milletlerin, millet olarak tutunabilecekleri bir asır değildir. Kudretli bir millet, milliyetçiliği kudretli bir insanlık terbiye ve tahsiline istinad ettirdiği için kudretlidir” diyerek bu fikirleri müdafaa ediyor. Davanın günden güne Türk münevverlerinin müşterek bayrağı haline geldiğini görmek insana hakikaten haz veriyor.
Eflatun, Menon adlı diyaloğunda Sokrates’in ağzından böyle söylüyor: “Bir insanın fazileti, vatandaşlık vazifesini iyi görmek, dostlarına iyilik ve düşmanlarına kötülük etmekle gerçekleşir. Bir kadının fazileti evini iyi idare etmek ve kocasına boyun eğmekten ibarettir. Böylece çocuğun, ihtiyarın, hür adamın ve kölenin faziletleri vardır.”
Reklam
211 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.