Ramon’un abisinin çizdiği resimle dalga geçmesi sonucu kendini geriye çekmesi en sevdiği şeyden yani resim çizmekten uzaklaştırması toplum genelinde çoğu insanın başına gelen olaylardan. Bazı insanlar hiç düşünmeden yorum yapıp diğer insanların heveslerini kırabiliyorlar.
Ramon’un ablası ise resimleri kendi gözlemiyle yorumlayınca Ramon bu sefer bambaşka bir bakış açısı elde ediyor. Her insanın farklı olduğunu ve aynı şeyleri düşünmek zorunda olmadıklarını fark ediyor. Bu da aynı şekilde her kötü eleştiriye aldanmamız ve kendimiz neyi nasıl yapmaktan mutluysa o şekilde devam etmemizi anlatıyor. Kendi gözümüzle görüp kalbimizle hissettiğimiz her şey bizi ilgilendirir. Ramon nasıl gördüklerini çizip mutlu oluyorsa biz de bunu yapabiliriz. Bazen mış gibi bazen de gerçekten öyle olabilir.
Mış GibiPeter H. Reynolds · Altın Kitaplar · 2014382 okunma
Yaptığı resimleri abisi tarafından begenilmeyen Ramon hepsini buruşturup çöpe atar... mutsuzdur.. ta ki kizkardesinin onlari toplayıp odasinin duvarlarinda sergilediğini görene kadar...
Abi bak, vazoyMUŞ gibi..bu da balıkMIŞ gibi, güneşMİŞ gibi,ögleden sonrayMIŞ gibi..
"Ve artık Ramon, mış gibi resimlerden esinlenerek mış gibi şiirler yazmaya başladı. Yazdıklarının şiir olup olmadıklarından emin değildi, ama şiirmiş gibiydiler..."
En sevdigim kitaplardan olan "NOKTA" kitabının yazari @peterhreynolds dan yine az sayfa, az kelimeyle anlatılmış koca bir hikaye...
Bu paylaşımı okuyan herkes, haydi bir beğenMİŞ gibi yapin lütfen
Resim yapmayı çok seven ve gördüğü her şeyi çizmeye çalışan Ramon, bir gün abisinin alay etmesi üzerine resim yapmaya küser. Yaptığı hiçbir resmin mükemmel olmadığını düşünerek onları buruşturup yere atar fakat bir gün buruşturup attığı resimleri kız kardeşinin toplayıp odasında sergi yaptığını görür. Kız kardeşi ona vazoyu birebir çizmek zorunda olmadığını “vazoymuş gibi” de çizebileceğini ve aslında böyle çok güzel olduklarını söyler. Ramon artık büyük bir mutlulukla vazoymuş gibi, heyecanlıymış gibi, barışmış gibi çizerek mükemmelin peşinde değil resim yapmanın verdiği mutluluğun peşinde koşmuştur. Kim bilir belki de Ramon, kız kardeşinin yüreklendirmesi sayesinde geleceğin ressamı olacaktır. 4 yaş ve üzeri için uygundur. Keyifli okumalar!
Mış GibiPeter H. Reynolds · Altın Kitaplar · 2014382 okunma
Peter H. Reynolds'un kaleme aldigi Mış Gibi kitabi cocuklarin farkli bakis acisi kazanmalarina yardimci olacagini dusundugum eglenceli, bir cirpida bitirilebilecek bir eser.
Mış GibiPeter H. Reynolds · Altın Kitaplar · 2014382 okunma
Çocuk kitaplarına karşı uzun zamandır ilgim vardı. Okuduğum en güzel kitaplardan biri Mış Gibi. Daha derin ve iyi düşünmek için çocuk kitaplarına ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.
Mış GibiPeter H. Reynolds · Altın Kitaplar · 2014382 okunma
hayatta kusursuz olmak zorunda değiliz, kusurlarımızla barışık olmalıyız. kusur diye düşündüklerimiz bize geliştirir, ve bu konudaki farklı bir bakış açısı hayat kurtarır. kitabı okumadan dediklerimi anlamanız zor ama keyifli kitap. okumuş gibi yapmayın okuyun.
Mış GibiPeter H. Reynolds · Altın Kitaplar · 2014382 okunma
Peter H. Reynolds ve ikiz kardeşi Kanada doğumlular. Henüz 7 yaşındayken yazdıkları çizgi roman ve kitapları babalarının fotokopi dükkânında çoğaltırlar. Böyle yayın dünyasına ilk adımı atmış olurlar...
Çocuklarımızı bir düşünelim. Türkiye'de 7 yaşında bir çocuk okul sıralarında alfabeyi öğrenmeye çalışır. Her gün beş sayfa a, b, c... harflerini yazarak günlerini geçirir. Yani ÖDEV yaparak!..
Şimdi tutup bir kitap veya yazar üzerinden eğitim sistemimizi eleştireceğim hissedilmesin lütfen. Öyle bir amacım asla olamaz. Lâkin çocuklarımızın hayal güçlerini ve yeteneklerini keşfedecekleri ortamı yeterince sağlayamadığımızı düşünmekteyim...
"Mış gibi" bir çocuk kitabı evet. Ama bir yandan da yaşayamadıklarımızın, hissedemediklerimizin, tükenen hayal gücümüzün kitabı...
Lütfen ama lütfen her çocuk okusun bu kitabı. Ve her yetişkin...
Tavsiyedir vesselâm.
Mış GibiPeter H. Reynolds · Altın Kitaplar · 2014382 okunma
Bir ilkbahar sabahı Ramon kendini çok iyi hissetti. Bu mış gibi resimlerin, hatta mış gibi kelimelerin bile betimleyemeyeceği bir duyguydu. Bu duyguyu betimlemeye çalışmaktansa uzanıp tadını çıkartmaya karar verdi..