1926 doğumluyum. Cumhuriyet çocuğuyum. Baba tarafım asker. Anne tarafımda kısmen asker kökenlidir ancak daha ziyade siyaset ve devlet adamları var. İlk büyüğümüz Müşir Mehmet Ali Paşa, Plevne kahramanıdır. Babaannem Zeki Hanımefendi ve onun da eşi Atatürk’ün vefatında “baba” diye ağladığı insan İsmail Fazıl Paşa’dır. İsmail Fazıl Paşa’nın iki oğlu var. Birisi babam Kıdemli Albay Mehmet Ali Cebesoy ve kardeşi Ali Fuat Cebesoy. Babamı çok erken kaybettiğim için Ali Fuat Cebesoy bana bilfiil 23 sene babalık etmiştir. Ali Fuat Paşa M.Kemal’le Harbiye’den beri sınıf arkadaşıdır. M.Kemal’in burada ikamet edeceği bir yer olmadığı için Ali Fuat’la beraber bir köşkte kaldılar. Yani onların kader birliği sadece savaş cephelerinde değil bir çocukluk arkadaşlığına dayanır. Anlatmak istediğim şey askeri ve sivil erkanın, bu memlekete faydası dokunmuş kişilerin ahvadından geliyorum. Ailede benden başka kimse kalmadı. Bu nedenle onlara bir vefa borcum var. Bu borç onların bize bıraktığı tertemiz ismi yaşatabilmek ve en ufak bir leke getirmeden gözlerimi kapayabilmek. Eşim Oğuz Türklerinden olan Sarıoğulları beyliğinden gelen Ruhi Sarıalp Teknik üniversitede spor ve beden eğitimi bölümünü kuran kişidir. Uzun yıllar Kuleli Askeri Lisesi’nde ve Denizcilik Meslek Yüksekokulu’nda hocalık yapmıştır. Ben de Ankara Maarif Koleji’ni birincilikle bitirdim. Bizim zamanımızda Türkiye’nin yetiştirdiği en mağrur Milli Eğitim Bakanı olan Hasan Ali Yücel vardı. Üniversiteye girebilmek için o dönem liseyi bitirdikten sonra olgunluk imtihanına girmek gerekiyordu. Nazlı Defne adında bir kızım var. Tarih, bilim kültür, milli mücadele, cumhuriyet kadınları gibi konularda 11 kitap yazdım.