'Geçmişi özlerken gelecekten korkmak değil mi zaten yaşadığımız anı öldüren? Anı yaşayamazsan anılarda yaşamak zorunda kalırsın. Gerçeklerinle hayallerinin kavgası hiç bitmez bu yüzden'
Bir daha geri dönmeyeceğini bilerek gurbete gidip, orada evinden daha refah içinde bile yaşasa her gün memleketini rüyalarında gören insanlarınki gibi bir özlemdi onlarınki.
İnsanlar “iyi” olarak niteledikleri pek çok şeyi kendileri için yapıyorlar. Birine yardım ederken aslında kendi vicdanlarını rahatlatmaya çalışıyorlar.
Karşılıksız gibi görünen iyilikler aslında en büyük karşılığı bekleyerek yapılıyor. “İyi insan” sıfatını alabilmek için. Nezaketle haraket eden birinin gerçek amacı, aynı nezaketi görmek. Sevmek bile sevilmek için...
Hayatlarını en çok kolaylaştıracak şeyin samimiyet ve dürüstlük olduğunun farkında değiller. Kendi kendilerini yoruyorlar, sonra da hayatın çok zor olduğundan söz ediyorlar.