Bu, okuduğum ilk Virginia Woolf kitabı. Özellikle okumaya Mrs. Dalloway'le başlamak istedim çünkü bu kitapta hem bilinçakışının en yetkin örneğini hem de Virginia'nın gerçekteki ruhsal çalkantılarını bulabiliyorsunuz.
Kitap bir günlük zaman dilimini kapsıyor ve bu sırada karakterlerin içsel konuşmalarına, düşüncelerine yer veriliyor.
Ölüm ve zaman ikilisini büyük bir yetkinlikle kullanmış Virginia. Kendi ruhsal değişimlerini serpiştirmiş karakterlere. Septimus'un ölümle yaşam arasında gidip gelmesinde Virginia'yı bulabilirsiniz mesela.
Hani bazı kitaplar vardır özeti çıkarılamaz, ya da içeriği tam olarak aktarılamaz, işte bu tam da öyle bir kitap.
Kendiliğinden akan bir olay örgüsü, hızlıca akan zaman, koşuşturma...böyle bir beklentiniz olmasın bu kitapta.
Durağan anlatıların kitabı bu, yavaş akan zamanın, bilinçaltındaki düşüncelerin, ya da basit anlatımla kendi kendine kalmanın kitabı.
Bazen yorulursunuz ya işte o zamanlarda bu durağanlık ne iyi gelir.