Kitabın ilk sayfasında da yazıldığı üzere konu, defalarca küllerinden doğan bir kadının hikayesinden oluşuyor. Gazetecilik mesleğinin zirvesinde iken aldığı bir kararla bulunduğu konumu, son derece yetenekli ve geleceğini parlak gördüğü Meltem Erdemli'ye devretmek isteyen Zümrüt Paşaoğlu'nun hayatı...
"Sevgili Meltem, kimseye imrenme. O senin ışıltılı diye tabir ettiğin hayatlar cehennemin en derin çukurunda yaşanıyor olabilir. Sönük diye küçümsediğin yaşantıların kahramanları ise mutluluktan kanatlanmıştır belki, bilemezsin." Gerçekten de başarılarla dolu bir kariyer, malikanelerde geçen bir çocukluk, pahalı kıyafetler, mücevherler, son model arabalar, parlayan bir yıldız ...Tabi ki bunlar madalyonun görünen yüzü idi. Peki ya arkasında neler vardı? İşte orası okurken içinizi acıtan, öfkelendiren, üzen, yeri geldiğinde ufacık bir umuttan sevindiren kısacası karmaşık duygular yaşatan bir yolculuk. Ama bu yolculuktan kendinize çıkaracağınız çok guzel öğretiler var kadınlığıniza dair, hayata dair, insan ilişkilerine dair... Bir sürü yerin altını çizdim. Kitabı tekrar elime aldığımda özellikle oraların üzerinden bir kez daha geçmek ve ileride yaşı uygun olduğunda kızıma okutmak için...
#mucevhergozluanka sevgili .....kaleminden tüm kadınların okuyup kendine dersler çıkaracağı bir kitap. Lütfen sizde okuyun ️ ve okutun.