"Kader derler ya hep başımıza gelen kötü olaylar için ; büyük yalan! Kader dediğimiz şey, kendi budalalıklarımızın önüne geçemediğimizde meselelere uydurduğumuz kılıf sadece."
Sevgili yazarımızın okuduğum üçüncü kitabı ve finali ile yine beni şaşırtmayı başardı :-)
Her zaman kitaplarında ana karaterlerin kadınlar olması ile gönlüme taht kuran Özlem Hanım'a bir kez daha teşekkür ediyorum
Her kitabında farklı olay örgüsü ve karakterler ile soluksuz okunan hikâyelerinin yanı sıra satır aralarında okuyucuya verdiği mesajları takdire şayan.
İki kadın...
İki hayat..
İki farklı dünya...
İstanbul'un kenar mahallelerinde yaşayan lakin yaşadıkları çevreyi ve hayatı beğenmeyen ve ilk fırsatta kurtulmak için fırsat kollayan genç, tecrübesiz iki kızın hayatını anlatan bir kitap VerenGül...
Beril ; mahalledeki kuaför Hamdi'nin yanında manikürcülük yapan güzelliği ile dikkat çeken, sevgiye aç, karşısına çıkan ilk erkeğe aşık olduğunu sanıp hayatın acımasız yüzüyle karşılaşan Beril. Kitabı okurken bana ahh Beril ahh dedirten, yaşadığı onca zulme ve acımasızlığa ses çıkarmayan, isyan etmeyen Beril .
İdil ; üvey babasından yediği tokat ile evden ayrılıp, kendi ayakları üzerinde bir şekilde durmayı başarıp, Tıp Fakültesini bitirip, doktor olan, hırslı, akıllı ve bir o kadar da bencil olan İdil.
Hayatın farklı taraflara savurduğu, beklentileri başka, yaşamları ve kişilikleri taban tabana zıt olan iki kadının yolları aynı adam da kesişirse ne olur dersiniz?
Evren Hancılar ; ünlü Hancılar ailesinin çapkın oğlu... Devamı...
Tabi ki kitapta sevgili dostlar :-)
Veren GülÖzlem Abut Otluoğlu · Sokak Kitapları Yayınları · 201954 okunma
"Defalarca Küllerinden Doğan Bir Kadının Hikâyesi"
Zümrüt Paşaoğlu ; Eğitimli, Aydın bir kadın, mesleğinin zirvesinde başarılı bir gazeteci. Saygın ve varlıklı bir babanın biricik kızı. Endamı ve özellikle de zümrüt yeşili gözleri ile dillere destan bir güzelliği olan, güçlü bir kadın.
Dışardan bakıldığında böyle görünüyordu Zümrüt
Kitabın başlangıç cümlesi o kadar ilgimi çekti ki devamında neler okuyacağımı az çok tahmin etmeme rağmen, tahminimin çok ötesinde bir konuyu harika bir şekilde kurgulanmış Özlem Hanım.
Hostes olarak iş hayatına başlayan ve kabin amirliğine terfi ettiği gün hiç beklemediği bir teklif alan Ela...
İş yaşamında çok başarılı, yakışıklı, zengin ve güçlü bir iş adamı Ünal...
Ve henüz dört yaşında olan, tüm hayatını etkileyecek cinayete tanıklık eden minik Ali...
Ela, Ünal ve minik Ali'nin kesişen yolları...
Annesi ile birlikte kendi hallerinde yaşamlarını sürdüren Ela'nın kabin amiri olarak ilk iş gününde uçak korkusunu yenemeyen Ünal karşılaşması, Ünal'ın Ela'yı ilk gördüğü andan itibaren ondan etkilenmesi, Ela'yı etkileme çabaları ve devamında rüya gibi bir aşk hikâyesi....
Böyle yazabilmeyi inanın bende çok isterdim. Yazdıklarım bir yere kadar evet doğru, Ela'nın gözünde bambaşka bir adam olan Ünal ve rüya gibi bir yaşam kısmına kadar doğru. Ta ki görünenin ardındaki saklı gerçeklerin, Ela'nın hamile kalması ile yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlamasına kadar. Sonrasında yaşananlar çok ağır maalesef
Çocukluk travmalarının, yaşam süreci boyunca ne kadar etkili olduğunu gözler önüne sermiş @ozlem_abut_otluoglu.
Kitaba dair söylemek istediğim çokça şey var lakin okuyacak arkadaşlar için fazlasını yazmıyorum. Kitabı bitirdiğimde yaşadığım duyguyu anlatmamın imkanı yok, kelimelerim yetersiz kalıyor....
Can-ı gönülden herkese önerebileceğim bir kitap