Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ahlak

Muhafazakar Düşünce Dergisi - Sayı: 19 - 20

Muhafazakar Düşünce Dergisi

Muhafazakar Düşünce Dergisi - Sayı: 19 - 20 Hakkında

Muhafazakar Düşünce Dergisi - Sayı: 19 - 20 konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
1
Okunma
1
Beğeni
256
Görüntülenme

Hakkında

Ahlâk muhafazakâr düşüncenin merkezî konularından biridir ve fakat şimdiye kadar ahlâk konusu Türk matbuatında, muhafazakâr düşünce bağlamında ele alınmış değildir. Bu sayımızla, nicedir bir dosya konusu haline getirmek istediğimiz ahlâk sayısını kemale erdirmiş bulunuyoruz. Bilindiği gibi modernizm, geleneğin birçok fundamentini tahrip ettiği gibi ahlâkı da derinden sarsmış hatta kimi zamanlar ahlâkı büsbütün ortadan kaldırmıştır. Maddi olanın dışındaki tüm varlık ve değerler dünyasını reddeden modern akımlar nedeniyle ahlâk, modern zamanların en çok kıtlığı çekilen değeri olmuştur. İşte bu nedenle ahlâk, üzerinde tekrar tekrar durulması ve düşünülmesi gereken bir konudur. Hızlı değişimlerin ve devrimlerin toplumun ahlâk anlayışında ciddi kırılmalar yarattığı ve yeni düzenin, yeni ahlâk sistemi yaratması ve bunu topluma dayatması sonucunda toplumun eski ve yeni değerler arasında ârafta kaldığı malumdur… Maddi düzenin kutsallaştırılması ve bunun tek gerçek olarak kabul edilmesi sonucunda da ârafta kalan toplumun ahlâki değerlerinde büyük aşınmalar olduğu sıklıkla vurgulanmaktadır. Çağımızda, muhafazakâr düşünürler tarafından sürekli dile getirilen bu tehlike dergimizin bu sayısında ele alınmış ve yeni bir perspektifle okuyucuya sunulmuştur. Geçen yüzyılın en önemli filozoflarından Russell Kirk “Muhafazakârlığın On Temel Prensibi” çalışmasında ahlâk ile ilgili tartışmalara farklı bir perspektif ile yaklaşarak özetle şunları söyler: “Bugün, modern siyaset biliminde çizilmesi gerekli sınır çizgisi, Eric Voegel’in de işaret ettiği gibi, ‘bir tarafta liberaller, diğer tarafta totaliteryenler’ şeklindeki bir ayırım değildir. Kanaatime göre şöyle bir ayrım vardır: Sınırın bir tarafında, maddi düzenin var olan tek düzen olduğuna, maddi ihtiyaçların tek ihtiyaçları olduğuna ve geçmişten bugüne uzanan insanlık mirasını istedikleri gibi kullanabileceklerine inanan insanlar var. Sınırın diğer tarafındaysa, evrende süreklilik arz eden ahlâkî bir düzenin var olduğuna; insan doğasının değişmezliğine ve maddi ve manevi düzenlere karşı büyük ödevlerimizin olduğuna inanan insanlar var.“ (R.Kirk, “Muhafazakârlığın On Temel Prensibi” Muhafazakâr Düşünce, Sayı 16‐17, Bahar‐Yaz, s.250) Bu sayımızın ilk makalesinde Fatih Duman Muhafazakâr Düşünce’nin kurucu babası Edmund Burke’ün aydınlanma rasyonalizmine ve onun ahlâk anlayışına karşı yönelttiği ciddi eleştiriler ile oluşturduğu, epistemoloji ve estetikle yakından ilişkili, ahlâk anlayışını incelemekte ve Duman’ın kendi deyişiyle “Anti‐rasyonel temellerden hareket eden ve değişmez insan doğasının yapısına ve işleyişine gönderme yapan bu anlayış, ahlâki prensipleri tarihsel sürecin akışı içinde kavramaya çalışmaktadır.” Duman bu durumun da ‘evrensellik’ ve ‘tarihsellik arasında muhtemel gerilime neden olacağını ifade etmektedir. Bu parametreler çerçevesinde Duman,Burke’ün siyasal teorisinin temellerini oluşturan Ahlâk Teorisine yoğunlaşmıştır. Ferhat Akdemir, “Ahlâki normların ontolojik ve epistemolojik değeri bağlamında din/tanrı – Ahlâk ilişkisi”ni incelemekte ve ahlâkın kaynağını dinde görenler ile bu teze karşı çıkanların tezlerini eleştirel bir değerlendirmeye tutmakta ve bu tezlerin yerine bir üçüncü yol önermektedir. “Felsefe’nin Sunduğu Bir İmkan Olarak Uygulamalı Etik” başlıklı makalesinde Alim Yılmaz, ahlâk, etik ve uygulamalı etik kavramlarını incelemekte ve bilim ve teknolojinin gelişmesi ile bunların yaşam dünyasına getirdiği sorunları uygulamalı etik bağlamında tartışmakta ve birey, toplum ve doğa ilişkilerinin anlaşılmasında uygulamalı etiğin üstlendiği rolü açıklamaya girişmektedir. Hüseyin Karaman, yerli ve her haliyle nev’i şahsına münhasır bir düşünür olan Nurettin Topçu’nun “İsyan Ahlâkı”nı inceliyor. Karaman, Topçu’nun ilk bakışta uzlaşmaz ve zıt kutuplarda görünen bu kavramları nasıl farklı bir boyutta birleştirdiğini açıklamakta ve Topçu’nun eserlerinde onun Ahlâk anlayışının ayak izlerini takip etmektedir. Muhafazakâr Düşünce Dergisinin iki önceki sayısında Tufan Buzpınar’ın “Celal Nuri’nin Batılılaşma ve İslam Anlayışı Üzerine Notlar” makalesini yayımlamıştık. Bu sayımızda da Celal Nuri’nin “Ahlâk” konusundaki düşünceleri, Mehmet Yavuz Erler’in makalesinde ele alınmakta ve Osmanlı toplumundaki ahlâkî çöküntü nedenlerinin Cumhuriyet dönemine de sirayet ettiği söylenmektedir. Ayrıca makale Celal Nuri’nin görüşlerini de eleştirip Osmanlı’da ahlâkî çöküntünün sebepleri ile ilgili yeni değerlendirmeler de ortaya koymaktadır.“Medyatik Söylemden Kaynaklanan Etik Sorunlar Üzerine” başlıklı makalesinde Fulya Bayraktar medya araçlarının kullandığı dile yoğunlaşmakta ve Türkçe’nin değer taşıyan kavramlarının medyada kullanışları ile bu kullanışın yol açtığı etik sorunları belirlemeye çalışmaktadır. Psikoloji ile sosyolojiyi birarada yorumlamakta mahir bir isim olan Erol Göka, ufuk açıcı yorumlarla süslediği makalesinde ahlâk ile ilgili son dönem tartışmaları geniş bir açıdan ele almakta, egemen ahlâk anlayışına eleştiriler yöneltmekte ve bu arada, ahlâk‐siyaset ilişkisini de yakın çerçevede incelemektedir. Her ne kadar son dönemlerde öne çıkmaktaysa da muhafazakârlık bu topraklara yabancı bir kavram değildir. Osmanlı’nın son dönemindeki hareketli fikir hayatında bu akım da kendisine yer bulmuş ve birçok Osmanlı entelektüelinin ilgisini çekmiştir. Geçen sayımızın olduğu gibi bu sayımızın da son alışmasını Adem Efe’nin yayıma hazırladığı geçmişten bir yazıya ayırdık: “İctimâiyâtta Muhafazakârlığa Niçin Muhtacız?” Hasan Hikmet’in daha önce Sebilürreşad‘da yayımlanan bu yazısında, toplumsal sorunları ele alışta muhafazakâr bir bakış açısının gerekliliği vurgulanıyor ve bir bakıma günümüze de ışık tutuluyor. Bu sayımızda birbirinden değerli yazılarla ahlâk konusunda yeni perspektifler ortaya koyduğumuza inanıyoruz. Derinlemesine ve genişlemesine işleyeceğimiz “medeniyet” sayımızda buluşmak üzere hoşça kalın… Serhat Buhari Baytekin
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 60 dk.Sayfa Sayısı: 141Basım Tarihi: 2009Yayınevi: Kadim Yayınları
ISBN: 9789785955955Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Muhafazakar Düşünce Dergisi
Muhafazakar Düşünce DergisiYazar · 10 kitap
Muhafazakâr Düşünce üç ayda bir düzenli olarak yayınlananve 14. yılını tamamlayan ulusal hakemli bir dergidir. Yayın ve Danışma Kurulunu akademisyenlerin oluşturduğu Muhafazakâr Düşünce, eksikliği hissedilen muhafazakâr düşünce sistemiyle ilgili Türkçe literatürdeki boşluğu doldurmak amacını gütmektedir. Bu bağlamda, konuyla ilgili akademisyenlerin telif yazıları ve çeviri makaleler, belli dosyalar çerçevesinde veya özgün olarak dergide yer almaktadır. Böylece, hem konuyla ilgilen kişilerin ulaşabileceği tutarlı bir süreli yayın Türk yayın hayatında yer almakta ve hem de muhafazakâr düşünce sisteminin Türkiye’de doyurucu bir külliyata kavuşmasına önemli katkı sağlanmaktadır. Muhafazakâr Düşünce siyasî içerikli bir akademik dergi olarak teorik ve pratik siyaseti konu edinmesine rağmen, herhangi bir siyasî oluşum, kurum, kişi, kuruluş ile dolaylı veya doğrudan bağlantılı değildir. Yayın Kurulu tarafından derginin yayın ilkelerine uygun görülen her türlü fikir dergide kendini ifade şansı bulabilir. Muhafazakâr Düşünce ulusal hakemli bir dergidir. Dergide yayımlanan makaleler EBSCOhost tarafından taranmakta ve makalelerin İngilizce özetleri indeksin servisinde yer almaktadır. Dergimiz ayrıca TUBİTAK - ULAKBİM TR Dizin tarafından dizinlenmektedir.