Şair ve yazar İbrahim Tenekeci yönetiminde yayın hayatına devam eden Muhit, Aralık sayısında Sezai Karakoç özel sayısıyla okuyucuyla buluşuyor.
Sadece Sezai Karakoç
Yaptığı dosyalarla dikkat çeken Muhit, bu sayısında Sadece Sezai Karakoç diyerek tüm sayfalarını merhum Sezai Karakoç’a ayırıyor.
Dergi, İbrahim Kalın’ın “Sezai Karakoç: Kara Yılanı Parmaklarından Süt İçmeye Çağıran Adamla Bir Akşam” başlıklı yazısıyla açılıyor. Mehmet Narlı, “İki Dünyanın Evi: Şehzadebaşı” başlıklı yazısında Sezai Karakoç’un Şehzadebaşı’nda Gündoğumu şiirini simgesel ve imgesel çerçevede ele alarak Yeni Türk şiirindeki konumunu gösteriyor. M. Fatih Andı, “Şehzadebaşı’nda Gündoğumu” başlıklı yazısıyla şiirin derinlemesine tahlilini yapıyor. Ali Şükrü Çoruk,“Sezai Karakoç’a İstanbul Üniversitesi Tarafından Verilen Fahrî Doktora Payesi Üzerine” başlıklı yazısında 24 Eylül 2021 tarihinde Sezai Karakoç’a verilen fahrî doktora töreni ve törende yaşanılanları anlatıyor. Mustafa Özel, “16 Kasım: Günlerden Sezai Karakoç” başlıklı yazısında vefat haberini aldığı günde yaşadıklarını aktarıyor. Turan Karataş,“Yüce Bir Dağın Engin Yamaçları” başlıklı yazısında “Sezai Karakoç’un yaşantısındaki tevazuu, dürüstlüğü, sanatkâr tabiatından kaynaklanan enteresan tutumları, inancına ve davasına sarsılmaz bir imanla bağlı oluşu, onu özgünleştiren en mühim vasıflarıdır.” diyor. Alaattin Karaca,“Sezai Karakoç’un Şiirindeki İki Evre, İki Sağanak” başlıklı yazısında Sezai Karakoç’un şiirlerini tahlil ederken Muhsin Macit,“Sezai Karakoç’un Gelenek Anlayışında Fuzûlî’nin Yeri”ni ele alıyor. D. Mehmet Doğan, “Sezai Karakoç: Şiirle Fikrin Son Büyük Terkibi”dir diyor. Mustafa Özçelik, “Sezai Karakoç’un Şiiri” başlıklı yazısında “Sezai Karakoç, dünyayı ve bütün insanlığı kucaklayan bir sese, üsluba ve duruşa sahipti.” diyor. Necip Tosun, “Edebiyat Kanonu ve Sezai Karakoç” başlıklı yazısıyla edebiyat iktidarı ve Sezai Karakoç’un poetikası arasındaki ilişkiye değiniyor. Mustafa Şen, “Uyan Ey Akıl, Ey Vicdan, Ey İnsanlık!” başlıklı yazısıyla Sezai Karakoç’un Yüce Diriliş Partisi’ni ve siyasi duruşunu kaleme alıyor. Sibel Eraslan “Güzel Bir Derviş”, Dursun Çiçek, “Diriliş Dirilmişlerin İşidir” diyor Sezai Karakoç üzerine yazısında. Saadettin Acar, “Sezai Karakoç’un Mirası” başlıklı yazısıyla Sezai Karakoç’un Türk milletine ve Türk edebiyatına bıraktığı mirastan bahsediyor. Abdullah Harmancı Sezai Karakoç’un neyi başardığını, Kâmil Yeşil nasıl Sezai Karakoç olunabileceğini yazıyor. Hüseyin Akın, “Sezai Karakoç Ne Dedi Ne Anladık?” başlıklı yazısını yazarken Ali Emre, “İslâm’ın Sevinçlerini Gösteren Lekesiz Meşale” yazısını yazıyor. İbrahim Tenekeci, “Milletin Kalbi, Ümmetin Alnı” başlıklı yazısında “Karakoç, şairi, milletin kalbi şeklinde görür. Biz de onu, ümmetin tertemiz alnı olarak görüyor ve biliyoruz.” diyor. Müslim Coşkun “Sezai Karakoç ve Medeniyet Tasavvuru”, Zeki Bulduk “Gönül Bağı”, Mahmut Bıyıklı “Abdullah Işıklar’ın Hatıralarında Sezai Karakoç”, Ahmet Edip Başaran “Bir Irmağı Sonsuza Sırlamak”, Said Yavuz “Pencereden Uzanan Bir Gül”, Recep Terler “Sezai Karakoç ve Ayasofya” başlıklı yazılarıyla Sezai Karakoç Özel Sayısı’na yazılarıyla katkı sunuyorlar. Usta çizer Hasan Aycın bir çizgisiyle, Ayşegül Genç bir şiiriyle, Özlem Akgül ise fotoğraflarıyla bu sayıda yer alan diğer isimler oluyor.
(Tanıtım Bülteninden)
